Liamı Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
DNA sonuçlarını alır almaz Liamı da alıp gideceğiz.
Wir holen uns die DNA-Ergebnisse, danach gehen wir mit Liam fort.Çünkü çünkü odaklanacak başka bir erkek bulamazsam o zaman Liamı düşüneceğim.
Weil… Weil wenn ich nicht DNA sonuçlarını alır almaz Liamı da alıp gideceğiz.
Wir bekommen die DNS Ergebnisse, dann gehen wir mit Liam.Eğer yardım edeceksen, Liamı dinlemeliyiz.
Wenn du helfen willst, hör auf Liam.Zemin kata inmeden önce eve gidip Liamı kontrol edeyim bi.
Ich gehe schnell Ben Liamım, sen Elenasın.
Ich bin Liam, du heißt Elena.David, Marie, Liamda büyük bir tümör var.
David, Marie, Liam hat einen sehr großen Tumor.Violet, Liamın nerede olduğunu biliyordur.
Violet weiß, wo Liam ist.Oğlanın, Liamın koma seviyesi 12-13.
Die GCS des Sohnes Liam liegt bei 12-13.Liamın İpucu Odası var ayrıca Billienin kaynakları… Kes şunu.
Liam hat den Spurenraum, Billies Mittel, und wir… Hör auf.Liamın kulüpte onunla yüzleştiğimde ne kadar kırıldığını görmeliydin.
Liam war so verletzt, als ich im Club davon sprach.Şimdi de Liamla baloya gideceğiz.
Und jetzt gehen Liam und ich zum Ball.Eskiden küçük kardeşim Liamla hep böyle şeyler yapardım!
Früher hab ich dauernd mit meinem kleinen Bruder Liam irgendwas gebastelt!Liamın ne işi var burada?
Was macht denn Liam hier?En küçük Liamım, diğer kızım Ella.
Mein Jüngster Liam, meine andere Tochter Ella.Liamın günceyi çaldığına inanamıyorum.
Unglaublich, dass Liam das Tagebuch stahl.Liamda değil.
Liam ist es nicht.Ne? Liam seni ve Orenı da çağırıyor?
Liam lud dich und Oren auch dazu ein. -Was?Affedersiniz. Liamla konuşmam lazım.
Pardon, ich müsste Liam entführen.Bunu Liamla birlikte başardık.
Ich und Liam haben es zusammen getan.
