Marcellus Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ve Marcellus ile Bana oğullarımı verecek. Ve hala sahibim benim güzel kızım.
Ich habe meine schöne Tochter, und mit Marcellus wird sie mir Söhne schenken. Ich habe meine schöne Tochter.İlki Texasta Barnett Havzasında, sonra kuzeydoğudaki Marcellus, New Yorkun karşısında,
Pezevenk Marcellusu arıyor.
Er sucht Marcellus, den Mösenhändler.Marcellusu suçladı.
Und Marcellus beschuldigt.Antigone, Marcellusa verdi içecek bir şey.
Antigone gab Marcellus etwas zu trinken.Sana anlatacağım Marcellusu kim öldürdü.
Ich sage dir, wer Marcellus getötet hat.Sana anlatacağım Marcellusu kim öldürdü.
Ich weiß, wer Marcellus getötet hat.Marcellusu kimin öldürdüğünü biliyorum.
Ich weiß, wer Marcellus getötet hat.Herkes biliyor Marcellusu kim öldürdü!
Jeder weiß, wer Marcellus getötet hat!Marcellusun ona yaptığı.
Was Marcellus ihr angetan hat.Ve Antigone Marcellusa zehir verdi.
Antigone gab Marcellus Gift.Marcellusu hep istemişimdir ona sahip olmak için.
Ich wollte auch immer, dass Marcellus sie bekommt.Marcellusu öldürmeye çalıştım ispanyada.
Ich wollte Marcellus töten.Marcellusta benim kanım yok.
Marcellus ist nicht von meinem Blut.Marcellusun karısı biraz kıskanıyor.
Marcellus' Ehefrau ist manchmal etwas eifersüchtig.Marcellusun kişisel kölesini hatırladın mı?
Marcellus' Sklave, erinnert Ihr Euch?Sen Marcellusu görmüşsün.
Ihr habt Marcellus gesehen.Seni Marcellusu okula yollamaya zorlamak için kendini mi kesti?
Sie schnitt sich also selbst, um Sie zu zwingen, Marcellus auf der Schule zu lassen?Marcellusa söyle, adamları hazır etsin.
Sag Marcellus, dass er die Männer bereithalten soll.Marcellusu ve belki başkalarını da öldürdüler.
Sie haben Marcellus und vielleicht auch andere getötet.
