Mecburdum Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Ama mecburdum. Lori ve Carl benim sayemde sağ kalmadı, dostum.
Mecburdum. Uzun süre bir maskenin ardına saklanınca… sana bazı şeyleri yapma yetkisi veriyor.
Mecburdum. Burada olduğu sürece güvende.
Mecburdum, sayın Yargıç.
Mecburdum. İşe yaradı da.
Mecburdum. Seni görmek için.
Mecburdum, Moe.
Çünkü o eğitim borçları olayı bir felaketti ve ben de başkanı vazgeçirmeye mecburdum.
Onu getirmeye mecburdum.
Onu getirdim. Mecburdum.
Tamam mı? Mecburdum.
Paulinein, günlüğüne yazdığı her şey gerçek oldu! Mecburdum!
Paulinein, günlüğüne yazdığı her şey gerçek oldu! Mecburdum!
Ama seninle konuşmaya mecburdum.
Özür dilerim Louise ama mecburdum.
Seni duyuyorum. Denemeye mecburdum.
Geçti. Ne yaptım ben?- Mecburdum.
Bunu bitirmek zorundaydım! Mecburdum!
Kendine gelmen için seni korkutmaya mecburdum.
Tozlu eski bir mousela eski bir bilgisayarda yazmaya mecburdum.