MONITOR - Almanca'ya çeviri

• Monitor
• Monitore
• Monitors

Monitor Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Monitor ile çalışıyorsunuz.
Du arbeitest für den Monitor.

Bizi kurtarmak için Monitor ile, kötü sonuçları olan… bir anlaşma yaptın, değil mi?
Du hast einen teuflischen Pakt mit Monitor geschlossen, nicht wahr?

Ya şimdi ne yapacağız, Monitor müdür nedir ona mesaj mı yazacağız… adamın bende diye?
Simsen wir dem Monitor, dass wir diesen Mann haben? Was jetzt?

Monitor ile çalışıyordum ama çift taraflı ajan olarak.
Ich habe für den Monitor als Doppelagentin gearbeitet.

Monitor ne çeşit hastaca bir oyun oynuyor?
Was für ein krankes Spiel treibt der Monitor?

Monitor, neden Quentini son bir kez görmeme izin verdi?
Wieso hat mich der Monitor Quentin ein letztes Mal sehen lassen?

Monitor ile çalışıyorum ancak çift taraflı ajan olarak.
Ich habe für den Monitor als Doppelagentin gearbeitet.

Monitor ne tür bir hasta oyun oynuyor?
Was für ein krankes Spiel treibt der Monitor?

Hepinizi Dünya-38e getirdim çünkü Monitor burada karşı koymanızı istiyor.
Denn hier will der Monitor, dass ihr euren Kampf aufnehmt. Ich habe euch alle zur Earth-38 gebracht.

Monitor Şarkı Sözü.
Das Lied von Monitor.

Bu monitor oyun oynamak için uygun mudur?
Soll der Monitor nur zum Gaming geeignet sein?

Responder monitor tarafından oluşturulan uyarılara dayalı yanıtlar yürütür.
Responder führen Reaktionen basierend auf Warnungen aus, die von einem Monitor generiert werden.

Monitor için bir isim veriyoruz.
Einen Namen für den Monitor vergeben.

Monitor lazım değil.
Einen Monitor benötigen Sie nicht.

Oliver.- Karın, Monitor ile çalışıyor.
Deine Frau arbeitet für den Monitor. -Oliver….

Çocuklarımı bıraktım. Monitor bunu düzeltemezse ve yardım etmek için burada değilse… feda ettiğim onca şey.
wenn… Wenn… Wenn der Monitor gar nicht vorhat, vor mir geopfert haben, sinnlos gewesen. dann ist alles, was ich je geopfert habe, und alles, das so viele andere Menschen.

Nereye gideceksin? Monitor ve yaklaşan bir krizle alakalı bir şeyler duydun mu?
Den Gerüchten über den Monitor und die Krise auf den Grund gehen. Also, was wirst du jetzt tun?

Monitor, sevdiğin herkese ihanet etmen için sana çok önemli bir şey vadetmiş olmalı.
Wenn du bereit bist, dafür alle deine Freunde zu verraten. Was dir der Monitor versprach, muss etwas Besonderes sein.

Ayrıca Monitor Supreme 1002 durumunda, hafif gömme bölme kutunun optik göz alıcı özelliğini sağlar.
Auch bei der Monitor Supreme 1002 liefert die leicht zurückgesetzte Schallwand den optischen Blickfang der Box.

Eğer monitor server kullanılmazsa alert job
Falls kein Überwachungsserver verwendet wird, werden Warnungsaufträge lokal