Monoton Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Akita monoton eğitimden ve bazı komutların sık tekrar edilmesinden hoşlanmaz.
Akita mag kein monotones Training und häufige Wiederholung einiger Befehle.Monoton ev sayısını etkiler.
Beeindruckt die Anzahl der monotonen Häuser.Mesleğinizde monoton gün yoktur diye şüpheleniyorum.
Ich vermute, dass es in Ihrem Beruf keine eintönigen Tage gibt.Bir değişiklik yapabilir ve iTunes ile sahip olduğunuz monoton yaşamdan kurtulabilirsiniz.
Sie könnten eine Änderung vornehmen und das eintönige Leben, das Sie mit iTunes hatten, loswerden.Çok monoton gidiyordu her şey.
Günler çok monoton olabiliyor.
Monoton manipülasyonları onlar için daha kolaydır.
Monoton seks hakkında unut!
Vergessen Sie den monotonen Sex!Rutin, monoton yaşam, yakın çevrede
Routine, monotones Leben, Mangel an lebendigen Eindrücken,Monoton olmayın.
Nicht zu monoton.Eğitim Modern köpeğin beslenmesi, atalarının menüsü kadar monoton değildir.
Ausbildung Die Ernährung des modernen Hundes ist nicht so eintönig wie die Speisekarte seiner Vorfahren.Köpek monoton, melankoli egzersizleri tekrarını sevmez.
Hunde mögen keine monotonen Wiederholungen von Übungen.Monoton çalışmaktan kaçının.
Monotone Arbeiten vermeiden.Sıkıcı ve monoton eğitim tamamen kabul edilemez.
Ein langweiliges und monotones Training wird völlig inakzeptabel sein.Monoton ama sağlıklı.
Monoton, aber gesund.Modern köpeğin beslenmesi, atalarının menüsü kadar monoton değildir.
Ausbildung Die Ernährung des modernen Hundes ist nicht so eintönig wie die Speisekarte seiner Vorfahren.Monoton kardiyo günleri çıktı.
Die Tage des monotonen Herzens sind aus.Monoton konuşmaktan kaçının!
Vermeiden Sie eine monotone Sprechweise!Monoton bir kahvaltı.
Monotones Frühstück.Geçmişime bakanlar için hayatım biraz monoton görünecek.
Mein Leben soll monoton aussehen für jemanden, der reinschaut.
