Muhtemelen onu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Katil muhtemelen onu bardan takip etmiştir.
Der Killer folgte ihm wahrscheinlich von der Bar.Muhtemelen onu polis aramıştır.
Die Polizei hat ihn wohl verständigt.Evet.- Muhtemelen onu rahatsız ediyordur.
Es stört ihn wahrscheinlich. -Ja.Muhtemelen onu bulmak çok zor olacak. Paraşütü açılmadıysa.
Wird er vermutlich schwer zu finden sein.Saçmalık, haydi. Polisler gitti ama bu koruma muhtemelen onu takip ediyor.
Die Bullen sind weg, aber sein Bodyguard folgt ihm wahrscheinlich. Blödsinn.Eğer buradan giderse, muhtemelen onu kaybedeceksin.
Wenn Ama bu durum muhtemelen onu eğlendiriyordur.
Aber es unterhält ihn wahrscheinlich.Çağrımızı aldıklarında… muhtemelen onu morga götürüyorlardı?
Was hatte er wohl?Muhtemelen onu ele geçirmiştir.
Das bedeutet wahrscheinlich, er hat sie.vücut muhtemelen onu çıkarmaya çalışıyordur.
versucht der Körper wahrscheinlich, ihn zu entfernen.Bu koma muhtemelen onu bir kalp krizinden kurtardı.
Dieses Koma rettete ihn sicherlich vor dem Herzinfarkt.Başkan Logan muhtemelen onu almak için adamlarını gönderecektir.
President Logan wird wahrscheinlich seine Männer Schicken um den Beweis zurückzuholen.Muhtemelen onu öldürmeliyiz.
Wir sollten sie vermutlich töten.Muhtemelen onu ne kadar rahatsız ettiğinin farkında değil.
Ihr ist wahrscheinlich nicht klar, wie viel Schwierigkeiten es Muhtemelen onu sevdiğindendir.
Du liebst sie wahrscheinlich.Ve Aris muhtemelen onu takasta kullanmak istiyor,
Aris wird es ihm wieder aushändigen,Muhtemelen onu kollarına alıp ilk ağlamasını duymuşsundur.
Ve sen muhtemelen onu korkutmuşsundur.
Und Du hast Sie vermutlich total verschreckt.Muhtemelen onu duymak istemezsin.
Du willst das sicher nicht hören.Muhtemelen onu yüzüstü bıraktığım için aşırı derecede kızgındır, gene.
Sie ist wohl stinkwütend, weil ich 
