Otobüste Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Otobüste 500 doları ne yapacaksın?
Otobüste gidiyorduk. Bizi eğitim için otobüsle bir yere götürüyorlardı.
Dr. Lu otobüste çektiğin video üzerinde incelemeler yapıyor.
O otobüste 30 kişi vardı.
Oğlun o gün… otobüste, okulda… ya da yatağında da ölebilirdi.
Geceleyin otobüste tek başına bir kız ha?
Eğer hepimiz otobüste olursak, halk klubünü gösterebiliriz.
Otobüste otururken, üç haftayı geçen seyahatim hakkında düşündüm.
Eğer hepimiz otobüste binersek, size şehir kulübünü* gösterebiliriz.
Bizimle otobüste buluşacak.
Otobüste ki kusmuğa hortum tutmam gerek.
Eminim o otobüste bu Toyotadan çok daha fazla benzin vardır.
Bunu otobüste yaşananlar yüzünden yapmış olamaz.
Otobüs. Otobüste acil durum fişekleri var.
Otobüste bizi görünmez yaptıktan sonra bir şey hissettim.
Bir de Tokyoda otobüste ölen adam var.
Otobüste biri var!
Otobüste otururken zaman kaybetmeyelim.
Otobüste rehin alınmış 15 kişiyi görünce… gözüm başka şeyi görmüyor.
Otobüste otururken, üç haftayi geçen seyahatim hakkinda düsündüm.