Otoriter Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Otoriter bir anne, ortalıkta olmayan bir baba binlerce beklentinin verdiği ağırlık.
Ve şimdi otoriter taburenin son ayağı.
Lider yönetim tarzı: otoriter, demokratik, liberal-anarşik, tutarsız, durumsal.
Johnson bir taraftan da otoriter siyasetçilere kötü örnek oluyor.
Esteban hayatta ve bir sürü otoriter rejimin… efsanevi uygulayıcısı konumunda.
Otoriter annem Beverly Goldberg.
Otoriter Rejimleri Yeniden Düşünmek.
Otoriter ve eşitsizlikçidir.
Açık toplumumuza karşı otoriter zorluklarla karşı karşıyayız.
Bu otoriter bir devlet değil.
Otoriter güvenlik devletine yönelik olan bu gelişme derinleşmekte ve hızlanmaktadır.
Çin, dünyanın otoriter olmasını dikte ediyor.
Otoriter insanlar, planların dışında hareket etmekte zorlanırlar.
İthal petrole bağımlı oluşumuz otoriter hükümetleri güçlendiriyor ve gezegenimizi tehdit ediyor.
Pek otoriter bir parmak değil ama… bilirsiniz, doğru yere koymadınız.
Otoriter Sosyalizmin Eleştirisi.
Otoriter( derin inançları
Otoriter yaklaşım bu çocuklarda işe yaramaz.
Çin ve Rusya gibi eski otoriter rejimlerin özgüvenlerini nasıl yenilediklerini de görmekteyiz.
Amerika ve Otoriter Kişiliğin Yükselişi.