PARTIKÜL - Almanca'ya çeviri

Partikel
partikül
parçacıklar
Teilchen
parçacıklar
partiküllerin
Particulate
Feinstaub
ince toz
partikül
partiküler madde

Partikül Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Bu etkiler, Ultrasonik destekli partikül yıkama ve ayırma için kullanılır.
Diese Ultraschalleffekte kommen bei der ultraschall-gestützten Waschung und Abtrennung von Partikeln zum Einsatz.
Partikül azaltma sınıfları, partikül emisyonlarını azaltmak için güçlendirme standartlarıdır.
Partikelminderungsklassen sind Nachrüstungsstandards zur Senkung des Partikelausstoßes.
Su önce partikül filtreden geçirilir.
Das Wasser wird zuerst durch die Partikel filtriert.
Galacticanın karbon dioksit ve partikül arıtıcılarını resmen talep ettiğimi şu anda bildiriyorum.
Hiermit melde ich meine Forderung nach den Abluftwäschern und Rußpartikelfiltern der Galactica an.
İkinci panel Sables-dOr-les-Pins için partikül tahminini( PM ve çöl tozu) gösterir.
Das zweite Diagramm zeigt die Vorhersage von Partikeln(Fein- und Wüstenstaub) für Sables-d'Or-les-Pins.
Partikül üretimi yok.
Keine Erzeugung von Partikeln.
Partikül Büyüklüğü: 5 x 18 mm( Cross-Cut).
Partikelschnitt, Schnittgröße: 5 x 18 mm(Cross-Cut).
Çoğu sürücü dizel partikül.
Nachdem die meisten Dieselmotoren einen Partike.
Mükemmel durumda,'' cm3 başına devasa miktarda partikül içerir… ve birçok antipartikül içerir''.
Im perfekten Zustand"enthält es eine riesige Menge an Partikeln pro cm3… und ebenso viele Antiteilchen".
Sezgisel iş akışı, Sorular ve Aksiyonlar kullanarak neredeyse tüm partikül parametreleri üzerinde kontrol sağlar.
Der intuitive Workflow ermöglicht über Questions and Actions die Kontrolle über annähernd alle Parameter der Partikel.
Partikül maddelere ve kimyasallara,
Die Exposition gegenüber Feinstaub und Chemikalien, Abgasen
Partiküller zaten temzilendi.
Die Partikel wurden schon ausgeschabt.
Bu şapkadaki partiküllerin geldiği yer.
Dort kamen die Partikel auf der Mütze her.
Hepimiz atom ve atomdan daha küçük partiküllerin… kaotik bir dizilişinden ibaretiz sadece.
Und subatomarer Teilchen. Wir alle sind nur eine komplizierte Anordnung von Atomen.
Partiküllerle doluyum ama ne için?
Ich bin voller Partikel, aber wozu?
Ziyaretçiler bile partikülleri hover ve onlarla birlikte bazı eğlenceli olabilir.
Besucher können sogar schweben die Teilchen und etwas Spaß mit ihnen.
Partiküller( PM) ve partikül sayısı( PN) emisyonları.
Feinstaub(PM) bzw. Partikelanzahl(PN).
Partikülleri iç ve anahtar ol!
Trink die Partikel und werde zum Schlüssel!
Suyun içindeki zeta potansiyel( partiküller arasındaki yük)
Das Zeta Potential(Ladung zwischen den Teilchen) im Wasser wird reduziert
Kontrol altındaki partikülsüz ve mikropsuz koşullardaki üretim çoğu alanda ürün kalitesi için önemlidir.
Die Fertigung unter kontrollierten partikel- und keimfreien Bedingungen ist in vielen Bereichen für die Produktqualität entscheidend.
Sonuçlar: 54, Zaman: 0.0388

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca