PENIN - Almanca'ya çeviri

pen
kalem
Pens
penin
kalemler
PE

Penin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Gözlemciler bundan Marine Le Penin kazançlı çıkacağından endişeli.
Beobachter fürchten, dass Marine Le Pen davon profitieren könnte.
Anketler seçimin ikinci turunda Le Penin yenileceğine işaret ediyor.
Er würde laut Umfragen Le Pen im zweiten Wahlgang schlagen.
Katılanların yalnızca yüzde 34ü Le Penin ikna edici olduğunu söyledi.
Nur 34 Prozent der Zuschauer fanden Le Pen tatsächlich überzeugend.
Bu, Marine Le Penin kazanacağı anlamına gelmiyor.
Das muss nicht heißen, dass Marine Le Pen gewinnen wird.
Avrupa Parlamentosu Le Penin maaşını kesecek.
EU-Parlament kürzt Le Pen die Bezüge.
Olympus PENin ek özellikleri.
Weitere Ausstattungsmerkmale der Olympus PEN.
Yılından beri International PENin başkan yardımcısıdır.
Seit 2009 ist er Präsident des PEN International.
Marine Le Penin ya da başka birinin başarısız olacağı anlamına da gelmiyor.
Es bedeutet auch nicht, dass Marine Le Pen es nicht schaffen wird, oder irgendeine dritte Person.
PEnin olası tıbbi nedenleri şunlardır.
Folgende medizinische Ursachen von PE sind möglich.
Buradaki bilgiler, PEnin nedenlerini saptamayı ve etkili tedavi seçeneklerini ana hatlarıyla belirtmeyi amaçlar.
Die Informationen hier sollen die Ursachen von PE entmystifizieren und effektive Behandlungsoptionen skizzieren.
Dört çeyreğin, altı tane on sentin, ve iki penin varsa?
Wenn du vier 25-Cent, sechs 10-Cent und zwei Pennies hast?
En çok merak edilen Le Penin ekonomi kounsunda nasıl davranacağıydı.
Die große Frage war, wie Le Pen sich bei den Wirtschaftsthemen schlagen würde.
Örneğin Ulusal Cephe adayı Marine Le Penin seçimleri kazanması.”.
Zum Beispiel auch ein Sieg der Front-National-Kandidatin Marine Le Pen.“.
Demek iki penin var.
Du hast also zwei Pence.
Hem Fillon hem de Hamon, seçmenlerine, Le Penin cumhurbaşkanlığını önlemek için Macrona oy verme çağrısı yaptı.
Hamon und Fillon haben beide dazu aufgerufen, für Macron zu stimmen, um eine Präsidentschaft Le Pens zu verhindern.
Ve Pig Pen bana anlattı.
Pig Pen hat's mir erzählt.
Tamam. Pen, benimle mi konuşuyorsun?
Pen, redest du mit mir?- Okay?
PE- toprak,
PE- Boden,
Peni öldürdüğümüzde biz de öyle yaptık.
Wir auch, als wir Pen getötet haben.
PE, FBE, korozyona dayanıklı kaplama.
PE, FBE, korrosionsbeständige Beschichtung.
Sonuçlar: 74, Zaman: 0.0361

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca