PEYNIRLE - Almanca'ya çeviri

Peynirle Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Patatesleri fırında peynirle fırında pişirin:
Backen Sie Kartoffeln mit Käse im Ofen: Grundlegende Tricks
Patatesleri fırında peynirle fırında pişirin:
Backen Kartoffeln mit Käse im Ofen: Grundtechniken
Bazı kültürler peynirle olan ilişkilerine göre tanımlanır.
Es gibt Kulturen, die sich über ihr Verhältnis zu Käse definieren.
Normal insanların tadı güzel ama her şey peynirle daha bir güzel oluyor.
Alte Menschen schmecken gut, aber alles schmeckt besser… mit Käse.
Hayır. Sadece peynirle.
Nein, nur an Käse.
Bu köpek oyuncağı peynirle dolu.
Dieses Hundespielzeug ist mit Käse gefüllt.
Yumurtayı kırın ve peynirle beraber karıştırın.
Schlagt die drei Eier auf und vermischt sie mit dem Käse.
Fareler bir şeye inanmaz, onlar peynirle ilgilenirler.
Ratten sind von nichts überzeugt, sie interessieren sich für den Käse.
Her akşam insancıklar eve elleri kolları Peynirle dolu dönüyorlarmış.
Jeden Abend watschelten die Zwergenmenschen, randvoll mit Käse, in ihre Wohnungen zurück.
Aralarına da belki biraz peynirle salam?
Vielleicht mit Käse und Salami dazwischen?
Üzgünüm, bu tarife uyan kızarmış peynirle köfte ya da soğan halkasıyla çılbır veya fileto et ya da balık alan birisini düşünemiyorum.
Mir fallen leider keine Hackbraten mit Käsepommes, Zwiebelringen oder pochierten Eiern ein.
Aynen öyle. Yarım kilo hamburger alıp… tüm ailen için lezzetli bir yemeğe ne dersin… üstelik peynirle?
Na klar. und ein leckeres Essen für die ganze Familie mit Käse? Möchtest du ein halbes Pfund Hamburger?
Sana şöyle söyleyeyim… eğer davanı alırsak… ki aldığımızı söylemiyorum… bize böyle ödeme yapamazsın… özellikle de bu peynirle.
Zahlen Sie nichts, vor allem nicht mit Käse aus dem Rucksack. Falls wir Ihren Fall annehmen, was nicht feststeht.
Ekmeğimiz var, peynirimiz var, sebzemiz var! Bir de şu şeyi aldık.
Wir haben Brot, Käse und Gemüse.
Arkaya geçip o peynirden bir dilim alayım.
Ich geh nach hinten und hol mir'ne Scheibe Käse.
Peynirim de geldi.
Und hier kommt mein Käse.
Tüm peynirler erir, Hanna.
Alle Käse schmelzen, Hanna.
Peynirleri iyi.
Guter Käse.
Dünkü bir parça peynirden bu yana bir şey de yemedim.
Ich hab seit dem Käse nichts mehr gegessen.
Soya peynirleri var.
Sie haben Soja Käse.
Sonuçlar: 58, Zaman: 0.0386

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca