Philipin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Philipin uzmanlığı kadınların mağdur olduğu ameliyatları yapan doktorları savunmaktı.
Philipin babası.
Philips Vater.Bende Philipin attığı bir fotoğrafı var.
Ich habe ein Foto von ihm, das Philip weggeworfen hat.Ve Philipin dostu Parma Dükünün Fransız kıyılarında 15.
Und Philips Freund, der Herzog von Parma, hat 15.Daha çok kişisel olabilir. Aslında, Philipin bu hareketi.
Philip hatte vielleicht ein persönlicheres Motiv.Majesteleri Kral Philipin teklifini kabul etmeyi düşünmüyor mu?
Eure Majestät will also König Philips Angebot nicht annehmen?Her şey bir kenara, Philipin ilk evliliğinden çocukları var.
Zu allem Übel hat Philip Kinder aus erster Ehe.Philipin evi gerçekten çok güzeldi.
Philips Haus war sehr schön.Orada kamera vardır. Philipin görüntüsü yoktur.
Philip ist nicht drauf. Die haben Überwachungskameras.Olivia, Philipin karısı mı?
Olivia ist Philips Frau?Kral Philipin.
dass König Philip dich rettet?Philipin mezarını ziyarete.
Zu Philips Grab.Içeri giriyoruz, Philipin icabına bakıyoruz.
Wir erledigen Philip.Ve Philipin genç oğlu yirmisinde olur.
Und Philips junger Sohn wäre 20.Ama benden çok Philipin iyi arkadaşıydı.
Aber er war immer mehr Philips Freund als meiner.Laura, Philipin yeni kız arkadaşıyla tanışacak
İnekleri unutabilir miyiz lütfen? Babamın felci ve Philipin inekleri itme manyaklığı arasında?
Mit Vaters Kinderlähmung und Phillips Manie, Kühe umzuwerfen… Können wir die Kühe Kühe sein lassen?Philipin çocuklarına soyadını verememesinin arkasında- Churchill olduğunu unutmayalım.
Vergiss nicht, dass es Churchill war, der Philips Kindern Philipin oğlu!
Sohn von Philip!Polis, Philipin yerini bilip bilmediğini… bize söylemiyor.
Die Polizei will uns nichts über Philip sagen.
