PITT - Almanca'ya çeviri

• Pitt
• Pitts

Pitt Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Pitt ve Springin köşesinde ve Avustralya Meydanının bitişiğinde.
An der Ecke von Pitt und Spring und neben dem Australia Square.

Gece Bekçisi dün gece Pitt sokağını ziyaret etti.
Der Nachtwächter war letzte Nacht in der Pitt Street.

götürmek üzere… bir bebek bakıcısı arıyorlar. Bay ve Bayan Pitt.
Offene Stellen. der Pitt, den Jüngeren, zum Parlament begleitet.

Jay Lestera Brad Pitte bakar gibi bakmanı tavsiye ediyorum, çünkü o öyle.
Ich schlage vor, dass du Jay Lester so ansiehst, als würdest du Brad Pitt ansehen, denn das ist er.

Carrie! Brad Pittin zonklayan aleti bile bana şu an yardım edemez.
Carrie, Brad Pitts bebender Schwanz könnte mir jetzt nicht helfen.

Brad Pittinki gibi gözleri vardı.
Er hat Augen wie Brad Pitt.

Andy Pittsi hatırlıyor musun?
Weißt du noch, Andy Pitts?

Brad Pittim ya da bir Neil Patrick Harris.
Ich bin eine Art… Brad Pitt oder ein Neil Patrick Harris.

Joe Pitti canlandırıyordum ama bu tanıdık… kişiyi gördüm.
Ich spielte Joe Pitt, dann sah ich meine Bekannte.

Bana Brad Pittin asistanının erişim verdiği VIP uygulamadan senin için bir yer tutayım.
Ich buch dir was über die VIP-App… für die mich Brad Pitts Assistent freigeschaltet hat.

Dille öpüşeceksem anca Brad Pittsen veya Eric Robertssan olur.
Ich küsse nur Brad Pitt oder Eric Roberts mit Zunge.

Brad Pittin Baron Toulourla ilk görüştüğü renkli gözlükleri.
In der er Baron Toulour begegnet. Brad Pitts Sonnenbrille aus der Szene.

Brad Pittin John Lithgowun yeğeni olduğunu biliyor muydun?
Wusstest du, dass Brad Pitt John Lithgows Neffe ist?

Tabii Brad Pittin poposuna sahip olmadığı sürece.
Solange er Brad Pitts Arsch hätte. Sein Kopf wäre mir ja egal.

Brad Pitti sen kaparsın tabii.
Klar, du bekommst Brad Pitt.

Brad Pittle arkadaşım.
Ich bin Brad Pitts Kumpel.

Brad Pitti filminden çıkaracağım. Julia Robertsı da çıkaracağım!
Jetzt nehme ich Brad Pitt aus deinem Film!

Brad Pittin en büyük oğlu çocuklar hakkında kavga eden ebeveynleri duymaktan bıktı.
Brad Pitts ältester Sohn hat es satt von Eltern zu hören die über Kinder streiten.

Galiba Brad Pittle ben duyarlılığımızı kaybediyoruz.
Ich glaube, Brad Pitt und mir fehlt dasselbe Einfühlungsvermögen-Gen.

Brad Pittin çocukları sakalını özlüyor.
Brad Pitts Eltern vermissen ihre Enkel.