PLATFORMLARA - Almanca'ya çeviri

Platformlara Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
bu nedenle yeni platformlara genelde öncelikle şüpheyle yaklaşılır.
wodurch neue Plattformen zunächst oft mit viel Skepsis empfangen werden.
Platformlara yüklenecek veya medya sahiplerine gönderilecek doğru reklamları yakalamak büyük bir sorun.
Es ist ein echtes Problem, die richtigen Spots zu beschaffen, um sie auf die Plattformen zu laden oder an Publisher zu senden.
O zaman geldiğinde ise, bu hizmetler platformlara dahil edilebilir
Wenn das passiert, könnten diese Dienste bereits in die Plattformen integriert sein
Madde, Avrupadaki milyonlarca kişinin YouTube gibi platformlara içerik yükleyebilmesini tehlikeye atıyor.
Artikel 13, so wie er jetzt ist, bedroht die Möglichkeit von Millionen von Leuten, Inhalte auf Plattformen wie Youtube hochzuladen.
Madde, Avrupadaki milyonlarca kişinin YouTube gibi platformlara içerik yükleyebilmesini tehlikeye atıyor.
In der aktuellen Formulierung könnte Artikel 13 Millionen von Menschen in der EU daran hindern, Inhalte auf Plattformen wie YouTube hochzuladen.
Çin hükümeti platformda çalışan herkesin karaya çıkma iznini iptal etti.
Keiner der Arbeiter darf die Plattform verlassen.
Platformumuzu bu iki adam kurdu!
Die beiden haben unsere Plattform aufgebaut!
Platform yok, konsol yok, kablo
Keine Plattform, Kontrollpulte, Kabel
Platform mu yapacağız?
Wir bauen eine Plattform.
Platform iki dakika 47 saniye içinde battı.
Die Plattform sank binnen zwei Minuten und 47 Sekunden.
Birazdan dönerim. Platformun her yerinde kameralar var, değil mi?
Ihr habt doch überall auf der Plattform Kameras? Bis gleich?
Platforma yakın bir cankurtaran botunda.
In einem Rettungsboot nahe der Plattform.
Platform Gamaya acil nakil istiyorum.
Erbitte Notfalltransport auf Plattform Gamma.
Platform hizmet dışı!
Plattform deaktiviert!
Kim ona bir platform verdi ki?
Wer zum Teufel hat ihm eine Plattform gegeben?
Platform, kasnak, merdiven, vinç, merdiven.
Plattform, Flaschenzug, Leiter, Balken, Leiter.
Çok olmamış, platformun altındaki çimenler taze.
Das Gras unter der Plattform ist frisch.
Tüm platformun bu, değil mi?
Das ist deine ganze Plattform, nicht wahr?
Öyle mi? Platformumuz tam olarak
Unsere Plattform macht genau das,
Platformun güneyinde bir araba var.
Südlich der Plattform steht ein Wagen.
Sonuçlar: 51, Zaman: 0.0269

Farklı Dillerde Platformlara

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca