Poliste Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sanırım, poliste dahil, hiç kimse ona inanmadığından.
Poliste bir reform şarttır.
Poliste yanlış bir şey yapmamış bence.
Poliste özel birim var.
Bilmiyorum ama bilse bile anahtar poliste.
Savaş yadigarı bir Lugerle. Şimdi poliste.
Savaş yadigarı bir Lugerle. Şimdi poliste.
Parmak izi bizde varsa poliste de vardır.
Alice, kolye nasıl poliste olsun?
Ben poliste değilim. Dez ve Edelein dairesindeyim.
Pek çok kişi poliste yolsuzluktan söz eder, ama kimse görmez.
Poliste tanıdığım tek kişi sen değilsin.
Nadine, Gautiernin poliste tanıdıkları olduğunu söylemişti.
Poliste birini tanıyoruz değil mi?
Poliste barış görüşmesi yapabiliyorsa… bizi şimdi, burada kurtarabilir.
Poliste hiçbir ipucu yok.
Evet, halkı Poliste savaşırken, ayak işi yapan bir kralım.
Evet, Poliste kendi halkı savaştayken ayak işleri yapan bir kral.
Poliste sorun yok, herşeyi yalanlıyorlar, bize sorun çıkaramazlar.
Mektubun poliste olduğundan şüphem yok.