PROGRAMCILARIN - Almanca'ya çeviri

Programmierer
programcılar
programlama
yazılımcılar
Programmierern
programcılar
programlama
yazılımcılar
Programmierers
programcılar
programlama
yazılımcılar

Programcıların Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Ruby 1995te halka duyurulduğundan beri, dünya çapında programcıların dikkatini çekmeye başlamıştır.
Ruby erregte bereits zum Zeitpunkt seiner Veröffentlichung 1995 die Aufmerksamkeit von Programmierern auf der ganzen Welt.
Bu biraz programcıların şakası?
Ist das ein Scherz der Programmierer?
Ruby, 1995 yılında hala duyurulduğundan beri dünya çapında programcıların dikkatini çekmeye başladı.
Ruby erregte bereits zum Zeitpunkt seiner Veröffentlichung 1995 die Aufmerksamkeit von Programmierern auf der ganzen Welt.
Yeni çıkan soru:'' Yandex, başlangıç sayfasından nasıl kaldırılır?''- programcıların ustaca kurnazlığı sonucu.
Die aufkommende Frage:"Wie entferne ich Yandex von der Startseite?"- das Ergebnis der genialen List von Programmierern.
Bir programlama dili, programcıların talimatları bilgisayara iletmesini sağlamak için tasarlanmış uygun ve resmi bir dildir.
Eine Programmiersprache ist eine richtige und formale Sprache, die Programmierern die Möglichkeit bietet, Anweisungen an einen Computer zu übermitteln.
Senin programında kesinti yok Beau. Gene üç şarkı söyleyeceksin.
Du bringst dein Programm und behältst deine 3 Songs.
Programlanabilir DNAlar hakkında ne biliyorsun?
Sagen Sie mir, was Sie über programmierbare DNA wissen?
Bu programa ve göreve kendimi tamamıyla adadım.
Ich gebe diesem Programm alles, dieser Mission.
Programa onun isminin verilmesini gerektirecek kadar.
Das Programm sollte jetzt seinen Namen tragen.
Programı Alexin babası sunuyor.
Alex' Vater moderiert die Sendung.
Bu program gerçek değil!
Die Sendung ist nicht real!
Bu senin programı yayınlamanla ilgili.
Es geht darum, deine Sendung ausgestrahlt zu kriegen.
Program tam bir skandaldı.
Die Sendung war ein Skandal.
Bugünün programı basit.
Die Sendung ist einfach.
Quidditch Dünya Kupası programını buradan alın!
Kaufen Sie hier Ihr Programm für die Quidditch-Weltmeisterschaft!
Programı kimse seyretmemiş.
Niemand hat die Sendung gesehen.
Bu programı seviyorum.
Ich mag die Sendung.
Bir program başlattı.
Er begann ein Programm.
Programın çalıştırmasının imkansız olduğu bir kod parçası.
Ein Teil des Codes, den das Programm nicht ausführen kann.
Program her şeyi biliyor.
Das Programm weiß alles.
Sonuçlar: 51, Zaman: 0.025

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca