SEBZELERDEN - Almanca'ya çeviri

• Gemüse

Sebzelerden Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Ancak salatalar sadece sebzelerden oluşmamalı.
Salat muss nicht nur aus Gemüse bestehen.

Domuz eti ve çeşitli sebzelerden oluşuyor.
Dieser Eintopf besteht aus Schweinefleisch und verschiedenen Gemüsesorten.

Hepsinden iyisi, tabii ki sebzelerden hazırlanan salatalar.
Das Beste von allem, natürlich, Salate aus Gemüse zubereitet.

Sebzelerini yemeleri gerekir.
Sie müssen Gemüse essen.

Ne? Sebzelerinizi yemeyecek misiniz?
Was, ihr wollt das Gemüse nicht essen?

Sebzeye para vermekten kurtuluruz.
Es spart uns viel Geld, das Gemüse.

Sebzeden nefret ederim!
Ich hasse Gemüse!

Sebzelerimi en yaramaz şekilde alırım. Ne? Sen….
Ich besorge mir mein Gemüse auf unartige Art. Was? Du hast….

Sebzeleri burada kesiyorum.
Ich schneide das Gemüse hier.

Meyveler, sebzeler, etler.
Früchte, Gemüse, Fleisch.

Size taze sebze meyve sözü vermiştim.
Ich versprach euch frisches Obst und Gemüse.

Bu kadar sebzeyi kim söyledi?
Wer hat nur Gemüse bestellt?

Annem sebzeleri özlüyor, ben özlemiyorum.
Mama vermisst Gemüse, aber ich nicht.

Sanırım sebzeden önce tatlı yiyemediğin… duygusal çaresizliğini kanalize ediyorsun değil mi?
Dass du Gemüse essen musst, ehe du das Dessert kriegst. Ich nehme an, du kanalisierst deine emotionale Verzweiflung darüber,?

Sebzeler iyi olur.- Pizza.
Pizza. Gemüse wäre gut.

Meyve ile sebzenin arasındaki fark, meyve olgunlaşır, sebze ise kahverengileşir.
Unterschied zwischen Frucht und Gemüse: Die Frucht reift, das Gemüse verrottet.

Sebze, Henry!
Gemüse, Henry!

Dur, sebzelerin artık ofise mi yollanıyor?
Du lässt dein Gemüse jetzt in die Praxis liefern?

Toz olmayan sebzeler ve balık.
Fisch, nicht aus Pulver. Gemüse und.

Şef, sebzeleri hazırlıyor olmalıydın.
Chef, du solltest Gemüse vorbereiten.