Sente Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Bir Xecan RFID aksesuarı, her biri birkaç sente mal oluyor.
Çalınmış parayı burada dolar başına 30-40 sente alıyor.
Beş sente tramvaya binmek varken hiç kimse çevre yolunu kullanmaz.
İki sente ağılda buğdayla besleriz.
Hayır, 70 sente ihtiyacım var.
Bana güven, Jerry, her sente ihtiyacın olacak.
Yani peşinde olduğun şey için harcadığın zamanı düşünürsek… acılarını dindirmek sana saatte 50 sente mâl oluyor demektir.
Yani peşinde olduğun şey için harcadığın zamanı düşünürsek… acılarını dindirmek sana saatte 50 sente mâl oluyor demektir.
tasarruf edeceksiniz bu da fiyatı 22 sente düşürür.
mil başına 54 sente veya daha azına.
görmeye başlamasını temel nedeni, 50 milyar dolarlık bir filmin tam da 10 ya da 15 sente yeniden üretilmesinin mümkün hale gelmesidir.
Sentin var mı?
Bunlar 30 sentten fazlası zaten.
Diyelim ki bir doların vardı ve 50 sentini harcadın geriye ne kadar paran kalırdı?
Sentimi ver.
Sentten ne çıkar?
Teşekkürler. Beş sent.
On sent lütfen.
Beş sent ödeyeceğiz dediler.
Teşekkürler. Beş sent.