SEPET - Almanca'ya çeviri

• Korb
• Warenkorb
• Basket
• Körbe
• Körben
• Körbchen
• Wäschekorb

Sepet Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Tamam kızlar. Hepiniz birer sepet alıp doldurun.
Ok, Mädels. Nehmt euch einen Korb und füllt ihn.

Sepet, Şişe ve Diğer Güzel Banyo Deposu.
Körbe, Flaschen und andere schöne Badezimmer Lagerung.

Tamam, sepet bende.
Okay, ich nehme den Korb.

Sepet, Şişe ve Diğer Güzel Banyo Deposu.
Körbe, Flaschen und andere schöne Badezimmer-Lagerung.

Ve bu güzel hediyeler için,… ve bu sepet çok güzel.
Und auch dieser Korb ist toll.

Üç sepet çilek satın alıp yukarı gittiler.
Sie haben drei Körbe Erdbeeren gekauft und sind weggegangen.

Ve… Senin için sepet.
Und… der Korb.

Üç sepet çilek mi?
Drei Körbe Erdbeeren?

Clyvedondan sepet alın. Clyvedondan sepet alın.
Einen Korb aus Clyvedon? Einen Korb.

Şimdi de sepet yapıyorsun.
Und jetzt machst du Körbe.

Güzel sepet.
Schöner Korb.

Yumurta olacak demiştim ve sepet yok.
Ich sagte, es gibt Eier, und wir haben keine Körbe.

Ve hediyeler için ve bu sepet çok güzel.
Und auch dieser Korb ist toll.

Bugün üç sepet sattım.
Drei Körbe hab ich heute verkauft.

Ve… sepet.
Und… der Korb.

Patrick Duffyden bir bacağı var ve sepet örer.
Ja, Patrick Duffy ist sein Bein und er flechtet Körbe.

Senin için Ve… sepet.
Und… der Korb.

Havariler parçaları toplayıp on iki sepet doldurdular.
Und sie sammelten die Stücke auf, zwölf Körbe voll.

Kuru buketleri için sevdiğim gemiler her zaman sepet dokuma olmuştur.
Favorit Schiffe für trockene Sträuße waren schon immer Körbe geflochten.

Havariler parçaları tppla-, on iki sepet doldurdular.
Und sie sammelten die Stücke auf, zwölf Körbe voll.