Siyahiler Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Siyahiler de molotofkokteyli falan atıyor.
Irkçılık ve siyahiler.
Rassismus und Schwarze.Bu, sadece siyahiler lehine değil.
Der ist ja wohl nicht nur für Schwarze.Güney Yakasında kaybolan siyahiler.
Siyahiler de esmer!
Schwarze sind auch braun!Görünen o ki siyahiler müttefiğimiz.- Aynen öyle.
Schwarze sind offensichtlich unsere Verbündeten. Genau.Yıl ceza yiyen tüm o siyahiler ve Latin kökenli çocuklar.
Buradaki siyahiler fakir insanlar.
Schwarze sind arm.ABDde yaklaşık 60 yıl öncesine kadar siyahiler köle olarak kullanılıyordu.
In Amerika wurden die schwarzen Sklaven vor etwa 60 Jahren befreit.Bence sadece siyahiler ya da eşcinseller hakkında kötü bir şey söylediğinde yaygara koparma riskini alıyorsun.
Man erzeugt doch nur Aufruhr, wenn man etwas Fieses über Schwarze oder Homos sagt.Siyahiler sen doğmadan önce
Schwarze hatten vor deiner Geburt SpaßSiyahiler ve Yahudileri hiç saymıyorum.
Von Schwarzen und Juden ganz zu Schweigen.Siyahiler işlerinden kovuluyor.
Schwarze werden gefeuert.Siyahiler silah ticaretinin başında olduğundan kahverengi ve sarılar birlik olmuş durumdalar.
Braun und Gelb tun sich zusammen, weil die Schwarzen Siyahiler kana susamış.
Schwarze sind auf Blut aus.Bütün siyahiler insandır.
Alle Neger sind Menschen.Siyahiler köle olduğu zamanlar daha onurlu insanlardı.
Schwarze waren damals noch bessere Sklaven.Lı yıllarda Amerikalı siyahiler eşitlik için mücadele vermektedirler.
In Siyahiler halen ikinci sınıf vatandaş.
Schwarze sind Bürger zweiter Klasse.Gerçek lkettes değil ama seksiler, siyahiler ve benim şehvetimle uyum içerisindeler.
