Stanleyi Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Stanleyin nasıl düşüncesiz olduğunu biliyorsun.
Du weißt doch, wie impulsiv Stanley ist.Stanleyde. Kavga rapor edildi.
Streit gemeldet. und Stanley.Tennesseede ve Stanleyde yattı. Green Bayde.
Tennessee und Stanley. Green Bay.Zaten Stanleyde kıçın tekidir.
Nun, Stanley ist ein Arsch.Bunu Stanleye borçluyum.
Das bin ich Stanley schuldig.Çok acıkmıştım ve Stanleyden bize özel bir şeyler hazırlamasını istedim.
Ich war sehr hungrig und bat Stanley, etwas vorzubereiten.Tek bildiğim Stanleyin bir şey döktüğü ve cilaladığı… Sırtım.
Ich weiß nur, dass Stanley was verschüttete und dann drüberwachste.Stanley Chaisle de mi?- Evet?
Ja. Und mit Stanley Chais?Stanleye doğum günü için Lewis Black bileti almıştım.
Ich habe Stanley zu seinem Geburtstag Tickets für Lewis Black besorgt.Stanleye daha fazla para vermek neymiş göstereceğiz.
Sie kann Stanley nicht mehr Geld bieten.Ve Stanleyin kılına zarar verirseniz eğer… Uticayı yerle bir ederiz.
Dann brennen wir Utica nieder. Und wenn du Stanley auch nur ein Haar krümmst.Stanleye sinema koltukları işini verdim.
Stanley muss den Kinosaal bestuhlen.Tek bildiğim Stanleyin bir şey döktüğü ve cilaladığı.
Ich weiß nur, dass Stanley was verschüttete und dann drüberwachste.Geç kalırsan Stanley bacaklarını kırar.
Stanley bricht dir die Beine, wenn du dich verspätest.Stanley Berry… ve Daniel Hilldi.
Stanley Berry und Daniel Hill.Küçük Stanleyimiz erkek oluyor.
Unser kleiner Stanley wird zum Mann.Ve Stanley, Leninin çok açık fikirli olduğunu düşünüyordu.
Und Stanley hielt Lenin für zu weltoffen.Bundan Stanleye verme sakın.
Füttere Stanley nicht damit.Stanley Berry… ve Daniel Hilldi. Joseph Green.
Stanley Berry Joseph Green, und Daniel Hill.Merhaba, Stanley, Ginso.
Hallo, Stanley, Ginso.
