Tabloyu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Balayında aldığınız şu tabloyu mu diyorsunuz?
Tabloyu satın alan kişinin kimliği ise bilinmiyor.
ancak bunun yerine tabloyu kullanıyorsunuz.
Accesste iki tabloyu karşılaştırmak ve yalnızca eşleşen verileri bulma.
Bu tabloyu havaalanında gördük.
Seçilen tabloyu en alta taşı.
Yol! Sadece tabloyu geri bulalım biz!
Fink tabloyu istedi.
Fink wollte das Bild haben.Tabloyu geri verdiği için teşekkür ettim ve o da gitti.
Ich dankte ihm für die Rückgabe des Gemäldes und dann ging er wieder.Her iki tabloyu bağlamak ve sorgulamak için,
Sollen beide Tabellen verknüpft und abgefragt werden,Sonunda istediğimiz tabloyu elde ettik.
ENDLICH hatten wir die Bilder, die wir wollten.Tabloyu düzelt?
Gemälde geraderücken?Tabloyu ben çaldım. Ben yaptım.
Ich habe das Bild gestohlen. Ich war's.Size tabloyu gösterebilirim ama özetle… röportaj sayısı arttıkça, çocuğunuzun ölümü hızlanır.
Je mehr Interviews, desto schneller starben die Kinder. Ich könnte Ihnen die Tabelle zeigen, aber zusammengefasst.Seramik bir vazodan, bir tabloyu boyamaya.
Von einer Keramikvase zum Malen eines Gemäldes.Kötü tabloyu kimse düşünmek istemiyor.
Schlechte Bilder möchte niemand sehen.Tabloyu 90 veya 180 derece olarak Excelde nasıl döndürürüm?
Wie rotieren Tabellen in 90 oder 180 Grad in Excel?Sadece tabloyu geri bulalım biz! Yol!
Straße! Lassen Sie uns nur das Gemälde zurückholen!Tek yapman gereken tabloyu satıp parayı almak.
Du musst nur das Bild verkaufen und das Geld nehmen.Bu işlevler, sütunlarını ayarlayarak bir tabloyu şekillendirir: These functions shape a table by adjusting its columns.
Diese Funktionen formen eine Tabelle, indem sie deren Spalten anpassen.
