TACIZ - Almanca'ya çeviri

Belästigung
taciz
rahatsızlık
bir sıkıntı
Missbrauch
istismar
kötüye kullanımı
taciz
kötüye kullanılması
kötüye
suistimal
yanlış
Schikane
taciz
zorbalık
belästigen
rahatsız etmek
taciz etmek
rahatsız edersen
belästigt
rahatsız etmek
taciz etmek
rahatsız edersen
schikaniert
zorbalık
taciz
misshandelt
kötü davrandığını
kötü muamele
stalking
taciz
takip etme
stalking e
Misshandlung
kötü muamele
i̇stismar
taciz
suistimal
şiddet
Belästigungen
taciz
rahatsızlık
bir sıkıntı
Schikanen
taciz
zorbalık
Missbrauchs
istismar
kötüye kullanımı
taciz
kötüye kullanılması
kötüye
suistimal
yanlış

Taciz Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Onu taciz için muayene etmemiz gerekiyor.
Wir müssen sie auf Missbrauch untersuchen.
Bizi taciz eden bir ATF ajanı.
Da gibt es diesen ATF Agenten, der uns schikaniert.
Şu an taciz edilmeye ayıracak zamanım yok.
Ich habe jetzt nicht die Zeit, um belästigt zu werden.
Onu en fazla, taciz ve sahte kimlik bulundurmaktan suçlayabiliriz.
Das Meiste, das wir ihr anhängen können ist Stalking und der Besitz von gefälschten Ausweisen.
Çocuklukta yaşanan sözlü taciz, çocuğun sağlığını doğrudan etkiler.
Verbale Misshandlung in der Kindheit wirkt sich direkt auf die Gesundheit des Kindes aus.
Kızı taciz etmekte bunun bir parçası mıydı?
Sie haben Ihre Freundin angegriffen als Teil einer Schikane?
Taciz olayını kanıtlamak zor olabilir.
Belästigung ist schwer zu beweisen.
Psikolojik taciz, fiziksel tacizle devam etti.
Psychologischer Missbrauch, gefolgt von körperlichem.
Birçoğumuz taciz edildi ya da ayrımcılığa uğradı.
Viele von uns wurden belästigt oder diskriminiert.
Eğer bu çocuk taciz edildiyse onlar icâbına bakabilirler.
Wenn dieses Kind misshandelt wird, sollen sie sich darum kümmern.
Ne… Ne yapıyorsun yahu? Taciz bu.
Das ist Schikane. Was tun Sie.
Ve favorim, ona aşağılık herif dediğim için sözlü ve duygusal taciz.
Mein Lieblingsvorwurf ist verbale und emotionale Misshandlung, weil ich ihn Depp nannte.
Bağımsız düşünceye sahip insanlar taciz ediliyor.
Unabhängig denkende Menschen werden schikaniert.
siber zorbalık, taciz, hatta tuhaf seks mesajları için.
Sie werden für alles Mögliche benutzt: Cybermobbing, Stalking.
Stephanie Van Groll taciz olayını polise bildirdi onlar da davayı Wisconsin Adalet Bakanlığına devretti.
Stephanie Van Groll zeigte die Belästigungen an. Der Fall wurde übergeben an die Strafverfolgungsbehörde Wisconsins.
Sizden taciz nedeniyle şikayetçi olacağım.
Ich werde mich über Sie wegen Belästigung beschweren.
Duygusal ve sözlü taciz de aynı derecede zararlı olabilir.
Emotionaler und verbaler Missbrauch kann ebenso schädlich sein.
Jackie, İngilterede Midlandste taciz edilmişti.
Jackie ist in den Midlands, in England, misshandelt worden.
onlara okul arkadaşların tarafından defalarca taciz ve tehdit edildiği gösterirsin.
Lassen Sie sie auftauchen, nachdem Sie wiederholt belästigt und bedroht wurden.
Hey, bu tamamen taciz.
Hey! Das ist reine Schikane!
Sonuçlar: 351, Zaman: 0.0511

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca