TARLADA - Almanca'ya çeviri

auf dem Feld
auf der Farm
çiftliğe
auf den Feldern
bei der Feldarbeit
im Maisfeld

Tarlada Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Böylece Davut tarlada gizlendi.
Und David verbarg sich auf dem Felde.
Sa.20: 24 Böylece Davut tarlada gizlendi.
Sam 20:24 David verbarg sich auf dem Felde.
Tarlada kurbanları döven, tecavüz eden, sonra da öldüren bir ekip.
Eines das ihre Opfer in einem Getreidefeld vergewaltigt, schlägt und erdrosselt.
İlk olarak, koyunların tarlada arka ayakları üstünde zıplamalarını ele alın.
Zunächst einmal neigen die Schafe dazu… auf ihren Hinterbeinen über das Feld zu hüpfen.
Bir tavşanı düşünün, tarlada otları yiyor,
Stellen sie sich ein Kaninchen auf einem Feld vor das Gras isst,
Tarlada uyumayı tercih ederim, seni deli adam.
Da schlafe ich lieber im Park, Sie Spinner.
Beni tarlada bulan sıradan bir adamsın.
Du hast mich nur auf einem Feld gefunden.
Tarlada olgun salatalık.
Reife Gurke im Feld.
Komşular geldi, bana kocamın tarlada yerde yatar halde bulunduğunu söylediler.'' diyor.
Die Nachbarn kamen und sagten, dass sie meinen Mann im Feld liegen sahen.
Beni tarlada bulmuş adamın tekisin.
Du hast mich nur auf einem Feld gefunden.
Tarlada başımıza kötü bir şey gelmez! Harika!
Im Feld passiert nie etwas Schlimmes. Na toll!
Kız bugün tarlada yalnız yürüdü.
Heute ging das Mädchen ganz allein durchs Feld.
Patatesler tarlada yetişir, kinoa ve mısır gibi.
Kartoffeln wachsen auf Feldern wie Quinoa und Mais.
Tarlada traktör süren bir çiftçi de.
Oder Farmer im Feld auf einem Traktor.
Tarlada çalışmaktansa evde çalışmak çok daha iyiydi.
Zu arbeiten und nicht auf dem Feld. Es war viel angenehmer, im Haus.
Tarlada anne babasına yardım etmek zorunda.
Feldern ihren Eltern helfen müssen.
Sadece beni tarlada bulmuş birisin.
Du hast mich nur auf einem Feld gefunden.
Tarlada şeker pancarlarını inceleyen Amerikalı üreticiler.
Amerikanische Landwirte bei der Zuckerrübenprüfung im Feld.
Bu kişilerin üçte biri, tarlada oyun oynarken yaralanan çocuklardan oluşuyordu.
Ein Drittel von ihnen waren Kinder, die auf Feldern gespielt hatten.
Hor çiçekleriyle dolan tarlada…… emiyor bir buzağı anasının memesini.
Auf einem Feld voller blühender Forsythien saugt ein Kalb am Euter seiner Mutter.
Sonuçlar: 130, Zaman: 0.041

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca