Tutarsın Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Kafa travması yaşayan birini daima uyanık tutarsın.
Bir yumurtayı mum ışığına tutarsın ve kusurlarını arasın.
Ancak beni öyle tutarsın.
Umarım bundan önce de yaptığın gibi beni tutarsın.
Onun iyiliğini düşünüyorsan onu benden uzak tutarsın.”.
Belki bu sefer çeneni kapalı tutarsın.
Dava kaybedilirse o zaman adamlarının hayatlarını her şeyin ötesinde tutarsın.
Köprünün bu tarafında, başını önüne eğer, çeneni kapalı tutarsın.
Ya bunu yapacaksın, ya da kateteri sikinden çıkarır… ve şişeyi tutarsın ki, o da içine işeyebilsin.
olduğunu… ve nerede yaşadığını anlayana kadar… çeneni tutarsın.
Ya da bu Amerikalı konusunda bana yardım etmeyi seçer,… piyangonun tadını çıkartır,… çeneni de kapalı tutarsın.
Kendini kurşun geçirmez falan sanma… ama bunu duvarını ya da kapına asarsan… sana zarar verebilecek olan şeyleri kendinden uzak tutarsın.
Sana bir miktar aktaracağım-- mekiğe geri dönünceye… kadar nefesini tutarsın… ve hergün egzersiz yapmaya başlıyacağıma söz veririm.
Hayat tutarlı değil.
Eğer beni uzun süre yukarıda tutarsan, kafan patlayacak mı?
Robin Hood beni esir tutarken zavallı, zayıf bir kadın gördüm.
Bu tutarı ara.
Eğer çeneni kapalı tutarsan… hiçbir şey yapamazlar.
Eğer sinemada elini tutarsa her şey biter.
Ne kadar tutar biliyor musun?