Uçmaya Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Avrupa havayolları Pekin Daxinge uçmaya hazır.
Bunun için business class uçmaya gerek yok.
Gece de uçmaya başlamış.
Böylece insanoğlu da uçmaya başlamıştır.
Wi-Fi dolaşım Hotspot 2.0 ile uçmaya başladı.
Comic-Kitaplar. 40 yaşında ve hala uçmaya çalışıyor.
Belki de Chloenin ölümü onun uçmaya başlamasını sağlayan ilk etki oldu.
Uçmaya yarayan sırt çantası da var mıydı?
Superman gökte uçmaya başlayınca dünya değişti.
Ve ne zaman sevişsek sanki uçmaya çalışıyormuş gibi kollarını aşağı yukarı sallardı.
Sadece uçmaya devam et.
Ben uçmaya ilk başladığımda, Sürekli düşerdim.
deli olmalıyım uçmaya devam etmek için de deli olmalıyım.
Superman gökyüzünde uçmaya başladığında, dünya değişti.
Uçmaya devam edelim.
Ben uçmaya devam ettim ve boğulmasına izin verdim. Arkana bakma.
Uçmaya devam et.
O da:'' Şahin uçmaya devam etti.'' demiş.
Uçmaya devam et.
Uçmaya hazır… Bu hiç kolaylaşmayacak, değil mi?