Wilsona Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Sen Wilsona, Wilsonda bana reçete yazıyor.
Wilsona dalaşmam, Shane.- Hayır değil, Shane.
Houseun wilsona yakıştırdığı tabir.
İngiltere Wilsona meraklı.
Bu Wilsona bağlı.
Wilsona uğrayacak zamanım yoktu.
Wilsona dayandırılarak haber yapılır.
Ya iptal edeceğiz, ya da Wilsona uyacağız.
Wilsondan isteyemem, her şeyin kafamın içinde olduğu düşünüyor.
Mount Wilsondan sesimi duyan var mı?
Doug Wilsondan daha uygun olduğum çok açık.
Wilsonu gördün mü?
Jimmy Wilsonu arıyorum. Nasılsınız?
Edwards, Wilsonla beraber ameliyathane ayarlayın lütfen.
Bay Wilson, kasaya bakar mısınız? Teşekkürler?
Duydum ki, sen Wilsonla benim… birbirimizin kılıcını parlatmayı sevdiğimizi düşünüyormuşsun.
Konuşan hâlâ Wilsonsa… Cuddy bana bugün izin verdi.
Seni Morgan Wilsonla tanıştırmak istiyorum.
Papaz Wilsonla brendi içiyordum.
Wilsonun iki yaşında bir kanser hastası var.