Wilt Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Gibbs, Wiltin arabasının kırmızı ışıkta geçtiğini buldum.
Gibbs, ich habe Wilts Auto gefunden, wie es eine rote Ampel.Benim Wiltse gitmem gerek.
Ich muss zu Wilt's.Hâlâ sana borçlu olduğum Wiltin dünyaca ünlü milkshakeleri. Bunlar nedir?
Was ist das? Das sind die weltberühmten Milchshakes von Wilt's, die ich dir schulde?Yildiz russell, wilte karşi.
Russell trifft auf wilt.Parkede yapabileceği başka bir şey kalmıyordu zaten. Wiltten top çalmaya çalıştıktan, onun önüne atladıktan, arkasında oynadıktan, savunma feyki attıktan ve atışlarını zora soktuktan sonra.
Und ihn zu Fehlwürfen zu zwingen. Er versuchte, Wilt den Ball wegzunehmen, vor ihn zu springen, hinter ihm zu spielen, ihn ins Leere laufen zu lassen.Sana borçluyuz Wilt.
Wir schulden Ihnen was, Wilt!Tamir oldu Wilt.
Ist repariert, Wilt.İyi geceler Wilt.
Gute Nacht, Wilt!Evet. Teşekkürler Wilt.
Danke, Wilt! -Ja.Wilt Chamberlain yazısı muhteşemdi.
Wilt Chamberlain war außergewöhnlich groß.Wilt Chamberlainin mi?
Wilt Chamberlain?Verticillium wilt ve fusarium wilt hastalıklarına.
Krankheiten: Verticillium oder Fusarium Wilt.Wilt Chamberlain İnanılmaz Bir Şutördü.
Wilt Chamberlain war außergewöhnlich groß.Wilt Chamberlain* içinde yatabilir.
Wilt Chamberlain könnte sich dort reinlegen.Wilt( Fosterın Ana) oyunlar.
Wilt(Fosters Haus) Spiele.Wilt chamberlain( 60larda oynadı).
Wilt Chamberlain(† 1999 mit 63 Jahren).Wilt de kendini kanıtlamaya çalışmıyordu.
Auch Wilt suchte nicht nach Anerkennung.Çok iyi. Teşekkürler Wilt!
So gut! Danke, Wilt!Wilt Chamberlain gibi, sadece daha kısası.
So wie Wilt Chamberlain, nur kleiner.Ama bu rastgele bir şey değildi Wilt.
Das war kein Zufall, Wilt.
