Yak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Onu yak.
Versenge ihn.Gordo. Şunu yak.
Sana kim mumIarımı yak dedi?
Temizle ve yak.
Öğrenci Yakup bu soruya şöyle cevap veriyor:“ Sana imanımı işlerimle göstereyim” Yak.
Der Jünger Jakobus beantwortet das so:„Ich werde dir meinen Glauben durch meine Werke zeigen“ Jak.Fare gibi yak onu, fare gibi, fare gibi!
Brat sie wie eine Ratte, Ratte, Ratte!Bekle, bekle, bekle. Yak onu.
Warte, warte, warte. Verbrenn das.Önce oku, sonra yak.
Dann anzünden! erst lesen!Yak bakalım Marshall.
Burada kal ve hepsini yak.
Bleib und verbrenn alles.Fare gibi yak onu.
Brat sie wie eine Ratte.Buradan görünecek kadar büyük bir kamp ateşi yak.
Wenn Sie Ihr Feuer so anzünden, dass wir es sehen.Yoldaş, yak onu!
Genosse, gib mir Feuer!Gordo. Yak şunu!
Gordo! Verbrenn das!Bir kibrit daha yak.
Willst du dir nicht wieder ein Streichholz anzünden?Onu yak ve sonra reforme et.
Diğer mektubu yak.
Verbrenn den anderen Brief.siz her zaman… Evimi yak, itfaiyeci.
ihr immer… mein Haus anzünden, damit ein Feuerwehrmann Mitleid hat.Yak şunu ve temizle ortalığı.
Verbrenne ihn und mach sauber.Yak yatağı gitsin.
