YAKALADIK - Almanca'ya çeviri

wir haben
var
tane
zaten
bugün
elimizde
bulduk
aldık
sahibiz
yakaladık
yaptık
wir erwischten
yakalayacağız
wir fingen
başlıyoruz
yakalayacağız
başlayacağız
başlayalım
yakalayalım
biz yakalarız
wir schnappten
yakalayacağız
yakalarız
yakalayalım
aldığımız gibi
yakala , kaçır
enseleyeceğiz
wir fassten
yakalarız
yakalayacağız
yakalıyoruz
ergriffen wir
erfasst
tespit
yakalar
kilitlendi
toplar
kaydedilir
topluyor
yakaladık
tarafından
ele
wir hatten
var
tane
zaten
bugün
elimizde
bulduk
aldık
sahibiz
yakaladık
yaptık
wir fangen
başlıyoruz
yakalayacağız
başlayacağız
başlayalım
yakalayalım
biz yakalarız
hatten wir
var
tane
zaten
bugün
elimizde
bulduk
aldık
sahibiz
yakaladık
yaptık

Yakaladık Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Programming category close
  • Computer category close
Delilahnın ölümünden kâr etmeye çalışan bir prodüktördü. Katili yakaladık.
Wir fassten den Mörder, einen Produzenten, der von Delilahs Tod profitierte. So lernte ich Chloe kennen.
Seni içi çalıntı medikal eşyalarla dolu bir kamyonetle yakaladık.
Wir schnappten Sie mit einem Van voll gestohlener Geräte.
mikrobiyom hakkında bilgi yakaladık.
natürlich das Mikrobiom erfasst.
Geçen ay bir satıcı yakaladık.
Wir erwischten letzten Monat einen Dealer.
Onu yakaladık, Linden.
Wir hatten ihn, Linden.
Bada-bing, bada-boo-ba-bing. Onu yakaladık.
Bada-bing, bada-boo-ba-bing. Wir haben ihn.
Onları otoyolda bir kamyonu çalmaya çalışırken yakaladık.
Wir schnappten Sie, als Sie versuchten, einen Laster auf dem Highway zu überfallen.
Tam bir canavar yakaladık ve onu öldürdük.
Wir erwischten ein absolutes Monster und erledigten ihn.
Yıllardır peşindeydim ve onu yakaladık.
Er verfolgte mich seit Jahren. Und wir fassten ihn.
Düşünsenize, geçtiğimiz yıl içinde 15 milyondan fazla kötü amaçlı benzersiz nesne yakaladık.
Bedenken Sie, dass wir im vergangenen Jahr mehr als 15 Millionen bösartige Objekte erfasst haben.
Ve iki müslümanı canlı yakaladık.
Und wir fingen zwei Muslime ein, lebend.
Sonunda birini yakaladık, o da kekeme çıktı.
Wir fangen einen und er stellt sich als Stotterer heraus.
Onu yakaladık.
Wir hatten ihn.
Marcus Brodyi yakaladık.
Wir haben Marcus Brody.
Onu yakaladık.
Wir fassten ihn.
Altı hafta önce Bourneu Moskovada yakaladık.
Wir hatten Bourne vor sechs Wochen in Moskau.
Son seçimlerde de yaklaşık% 2lik bir oran yakaladık.
Bei den letzten Wahlen hatten wir ein Prozent, fast zwei!
Adamı elinde kurbanın kafasıyla yakaladık.
Wir fangen den Kerl mit dem Kopf des Opfers.
Sherman McCoy. Onu yakaladık.
Wir haben ihn. Sherman McCoy.
Çok tehlikeli bir şüpheli yakaladık Igor.
Igor, wir hatten einen gefährlichen Verdächtigen.
Sonuçlar: 783, Zaman: 0.0613

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Almanca