Yalvarmak Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Programming
-
Computer
Yiyecek için yalvarmak yok.
Bir şey istediğimde sana yalvarmak zorunda kalıyorum.
Yalvarmak evlenmeni sağlamış olabilir ama bu şekilde.
Takması için yalvarmak zorunda kaldım.
Croma yalvarmak faydasızdı, çünkü zayıflardan nefret eden,
Artık yalvarmak yok.
Dua Allaha yalvarmak, yakarmak, ihtiyaçları arzetmek,
Kardeşinin hayatı üzerine yalvarmak için buraya gelen sendin.
Yalvarmak için çok mu gururlusun?
Almak ve yalvarmak niyetinde değilsiniz- bu hiç durmadan dua ediyor.
Eğer tatlı veya pasta için yalvarmak, o zaman bir meyve var.
Yalvarmak zorunda mıyım?''.
Ama yalvarmak zorunda kalmak istemiyorum.
Onu kurtarması için Tanrıya yalvarmak?
Ama niçin bu köpeğe yalvarmak zorundasın?
Ve eski günlere dönmek. Tek istediğim… onunla konuşup yalvarmak.
Beni, beni yalvarmak durumunda bırakmayın.
Hayır. Ben giysi için yalvarmak… Bob için arıyordum.
Hayır, ben bunu yapması için yalvarmak zorunda kalmıştım.
Bize kalan ağlamak sadece ve yalvarmak.