ZEHIRLER - Almanca'ya çeviri

• vergiftet
• Gifte
• vergiften
• Gift

Zehirler Turkce kullanımına örnekler ve bunların Almanca çevirileri

Zehirler Ve Panaceas: Bitkiler Şifa Tarihi Söyle.
Gifte und Panaceas: Pflanzen erzählen Geschichte der Heilung.

Her evde, her ay en az bir servis gelir ve zehirler.
In jedem Haus kommt jeden Monat mindestens ein Dienst und vergiftet.

Tuhaf insanlar. Parfüm gibi kokan zehirler.
Befremdliche Menschen- Gift duften wie Wohlgeruch.

Başbakanın yanlış bir konuşması bizi geriye götürür ve iklimi zehirler.
Eine falsche Rede kann uns zurückwerfen und das Klima vergiften.

Zehirler, onun hobisi.
Gifte sind sein Hobby,

Bu, aşkı zehirler.
Das vergiftet die Liebe.

Hayati aktivitelerinin ürünleri cildi etkileyen bedeni zehirler.
Die Produkte ihrer Vitalaktivität vergiften den Körper, der sich auf der Haut niederschlägt.

Parfüm gibi kokan zehirler.
Gifte, die wie Parfum duften.

Medea, intikam için Glauceu zehirler.
Medea vergiftet Glauce aus Rache.

bu toksinler kan içine emilir, böylece vücudu zehirler.
werden diese Toxine in das Blut aufgenommen und vergiften den Körper.

hayvanlar tarafından üretilirken, zehirler biyolojik ya da kimyasal olabilir.
Tieren produziert, während Gifte entweder biologisch oder chemisch sein können.

Böyle bir yaklaşım ise evliliği zehirler.
Eine solche Mentalität vergiftet die Ehe.

Zehirli düşünceler bedenlerimizi zehirler.
Giftige Gedanken vergiften unsere Körper.

Bunun sonucu olarak da bağırsakta serbest radikaller, kükürt-hidrojen ve amonyak gibi zehirler üretilir.
Ein Resultat davon werden Gifte wie freie Radikale, Schwefelwasserstoffe und Ammoniak im Darm produziert.

Daha düşük konsantrasyonlarda, madde tüm sistemleri zehirler.
In niedrigeren Konzentrationen vergiftet die Substanz alle Systeme.

Parazitler, tüm vücut üzerinde hemen harekete geçerek, onu hayati aktivitesinin ürünleri ile zehirler.
Parasiten handeln sofort auf den ganzen Organismus und vergiften sie mit den Click ihrer lebenswichtigen Tätigkeit.

Bu böcekler başkasının bahçesinden zehirler taşıyor olabilir.
Diese Insekten könnten Gifte aus dem Garten eines anderen tragen.

Kokusu ve rengi olmayan bu gaz, kişiyi farkında olmadan zehirler.
Ohne Geruch und Farbe, es unbemerkt vergiftet die Menschen.

Yanlış bir konuşma bizi geriye götürür ve iklimi zehirler.
Eine falsche Rede kann uns zurückwerfen und das Klima vergiften.

uyuşturucu ve psikotrop maddeler ve Zehirler diğer taşıma.
sonstige Hinweise zur Handhabung von Suchtstoffen und psychotropen Stoffe und Gifte.