Ama mesele şu Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ama mesele şu ki bana benimle evlenmek için bekleyeceğini söylemiştin… eğer ben çok önemli biri olursam.
Ama mesele şu ki bana benimle evlenmek için bekleyeceğini söylemiştin…
Ama mesele şu ki, Yola çıkmam izin verirsem Tam bir elektrik şarjı
Ama mesele şu ki bana benimle evlenmek için bekleyeceğini söylemiştin
sahip… olmadığım için… ama mesele şu ki, Vic.
Ona babaannesi olduğunu söylemiş. Bir şey yapmamış ama mesele şu: Royce için Ryan ile herhangi bir iletişim kurmaması yönünde mahkeme kararı var.
Biraz utangaç ama mesele şu, biliyorsun hevesli olsun
Ama mesele şu ki bu evde hala 3 milyon dolar var…
üzdüğüm insanların tam anlamıyla farkına vardım ama mesele şu ki ben gerçektende bir trol değilim.
Ama mesele şu ki bir süre sonra tek istediğin seni güldürebilen biriyle beraber olmak.
Evet, ama mesele şu ki asil kıza göre ona… aylar önce zarar vermiş olabilirim.
Beni ve Blairi iyi tanıyorsun ama mesele şu ki Serena ile berabermişiz gibi göründüğü sürece editörüm gerçekten değer verdiğim bir ikinci kitap yazmama izin vermeyecek.
Ama mesele şu ki.
Ama mesele şu ki.
Ama mesele şu ki.
Ama mesele şu, arabasından çıktı.
Ama mesele şu ki, o.
Evet. Evet ama mesele şu.