GITMIŞSIN - Ingilizce'ya çeviri

• you went
• you left
• you gone

Gitmişsin Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

Uzağa gitmişsin, yakınlara uçmuşsun,
Goes far, flies near,

Gitmişsin bile.
You're gone.

Dört yıl önce Çine gitmişsin, bence oraya gittiğini unutun.
You went to China four years ago, I think you have forgotten going there.

Ben uyanmadan gitmişsin, uyuduktan sonra geliyorsun.
You're gone before I wake, home after I'm asleep.

Ve gitmişsin. Diğer ruhlar gibi.
And you're gone. Just like all the other spirits.

Divan-ı harbe gitmişsin ya da gitmemişsin umurumda değil.
I don't care whether you get to that court-martial or not.

Gitmişsin ve her şeyi bozmuşsun.
Now you have gone and spoiled it.

Gitmişsin. Biri en iyi dostumu öldürmüş!
You have gone. Somebody killed my best friend!

Gitmişsin. Biri en iyi dostumu öldürmüş!
Somebody killed my best friend! You have gone.

Gitmişsin sen.
You're gone now.

Bugün iskeleye gitmişsin. Bakın.
Look. You went to the pier today.

Gitmişsin bile. Diğerleri de gitmiş..
You're gone. And the family's gone.

Gitmişsin bile. Diğerleri de gitmiş..
And the family's gone. you're gone..

Bir dakika sonra gitmişsin. Şimdi buradasın.
One minute you're here, and the next minute you're gone.

Sabahın beşinde alışverişe gitmişsin. Magra haklıymış.
Margaret was right. You went out for groceries at 5:00 in the morning.

Bu kez çok ileri gitmişsin, Howl. Oh.
Oh, this is bad, you have gone too far, Howl.

Bu kez çok ileri gitmişsin. Oh, olamaz.
Oh, no, you'νe gone too far.

Bu kez çok ileri gitmişsin, Howl. Oh.
You have gone too far, Howl.

Bu kez çok ileri gitmişsin, Howl. Oh, olamaz.
Oh, no, you'νe gone too far.

Ama gitmişsin işte evine.
But you did go home.