KÖPEKLERINI - Ingilizce'ya çeviri

dogs
köpek
köpekle
hounds
tazı
köpek
av
avcısı
peşindeki
mutts
köpek
mankafa
ahmak
iti
it
poodles
kaniş
fino
köpeği
dog
köpek
köpekle
huskies
boğuk
iri yarı
köpeğin
haskim
bir eskimo

Köpeklerini Turkce kullanımına örnekler ve bunların Ingilizce çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Köpeklerini çağır. Çünkü ihtiyacın olacak dostum.
Call your dogs, cos you will fuckin' need'em, mate.
Köpeklerini geri çağır ve işimizi halledelim.
Call off your dogs and we will settle this.
Hatta köpeklerini insan etleriyle besledi.
He even fed people to dogs and killed them.
Neil, sen kızak köpeklerini nasıl kontrol edeceğini biliyordun, değil mi?
Neil, you know how to drive a dog team, right?
Neil, sen kızak köpeklerini nasıl kontrol edeceğini biliyordun,?
Neil, you know how to drive a dog team?
Aslında polis köpeklerini yok edebiliriz.
Actually, we can kill the canines.
Köpeklerini vurdum, aramaya gelecekler.
I just shot the dog.
Ben sadece köpeklerini düşünüyordum.
I was just thinking about your dogs.
Hadi Alicein köpeklerini alalım.
Let's get Alice her doggies.
Burada, Hanın oğullarını, soylularını ve köpeklerini eğitmek için bulunuyorum.
I am kept here to train the Khan's sons… his nobles… his pets.
Köpekler işte. Köpeklerini.
Dogs, you know. Your dogs.
Adamı duydun. Köpeklerini geri alabilecekmişsin.
You heard the guy. You can get your dogs back.
Devam et, köpeklerini çağır.
Go on, call your dogs.
Tam ayrılmıştık ki Bhagwan… köpeklerini peşimizden yolluyordu.
We had just left, and Bhagwan was… sending the dogs after us.
Şikayet için aradın? En son ne zaman köpeklerini.
When was the last time you called to complain about the dog?
Yıkım yaratın ve savaş köpeklerini salın Bayan Lance.
Cry havoc and let slip the dogs of war, Miss Lance.
Felaket çığlığınızı atıp savaş köpeklerini salın Bayan Lance.
Cry havoc and let slip the dogs of war, Ms. Lance.
Diğerleri için, ilk köpeklerini aldıkları gün olabilir.
For others, it's when they got their first puppy.
Franck, köpeklerini getir.
Franck, go get your dogs.
Franck, git köpeklerini getir.
Franck, go get your dogs.
Sonuçlar: 515, Zaman: 0.0396

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Ingilizce