Bir sor Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Bir sor iki işit.
Dur, bir daha sor şimdi!
Kendine bir sor,'' Neden bugün ölmek zorundayım?
Echoya bir sor istersen.
Tanrım, sadece gidip şu lanet baloya seninle gelebilir mi bir sor?
Sol kolu kırılmış mı bir sor.
Ona ve erkek arkadaşına bir sor istersen.
Yeni hafta sonu spikerine bir sor.
Yine de okul müdürlüğüne de bir sor.
Adama yatacak yeri olup olmadığını bir sor bakalım çünkü büyükannenin şu iğrenç kamburundan dolayı daha fazla acı çekmesini istemi!
Kendine bir sor. Ne biçim bir adam bir cenaze evinin tabut odasında yaşar?
Kendine bir sor gelecek yıl bu zamanda nerede durmak istersin?
Tecrübeli bir sor powerlifter ve onlar söyleyeyim roid rage medya efsane değil.
Kendine bir sor bakalım, bu fotoğrafları gördükten sonra niye seni hâlâ tutuklamıyoruz?
Randy Dezergayı ara, Milan fotoğraf çekimi için müsait mi, bir sor.
Dışarıya çık ve hangi cenaze daha çok konuşma konusu olur ve bu kapıdan çıkıp gitmiş kişiler arasında kime en çok üzülünür bir sor. Sana William Dorrit olduğunu söylerler.
arkadaşın olarak senden istiyorum, lütfen sadece Jamieye düşünür mü diye bir sor.
Neden böyle istediğini biliyorum ama kendine bir sor mücadele etmenin sebebi sırf savaşçısın diye mi
Bir sorsana şu an neyi değiştirmek istiyorum diye.
Abdest alan bir adama sordu.