Cesaret Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Cesaret ve korku bir sınır.
Büyük cesaret, tabii, ama ne olursa olsun seninki delilik?
En çok cesaret isteyen iş yalın olabilmek değil midir bir şair için?
Maxin yaptığını yapmak cesaret ister.
Düzeltme çok şey yapar, ama cesaret daha fazlasını yapar!
Cesaret, aşkım!
Cesaret vardı.
Siyasi cesaret eksikliği var.
Cesaret. Çeviklik.
Cesaret, daha önce hiçbir adamın ulaşmadığı yere gitmektir.
Arkadaşınız büyük cesaret göstermiş.
Bolita salonunda siyahi bir adamı vurmak cesaret ister.
sevinç ve cesaret getirmek istiyorum;
Ama cesaret isteyen bir şeydi.
Cesaret, sevgilim, sonsuza kadar birlikte olacağız.
Cesaret görüyorum.
Bize cesaret ve sakin bir akıl verir.
Reform futbolda bile olsa kararlılık ve cesaret gerektirir.
Düşündüm ki cesur bir şey yaparsam cesaret de peşinden gelir.
Buraya yalnız gelmek bayağı cesaret ister.