Dosttuk Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Başlarda onunla dosttuk.
O zamanlar Krautsla dosttuk bizim Joseph ve onların Adolph el ele yürüyorlardı.
Eskiden dosttuk, ama şu anda ikimizi de terkeden ve şüphesiz şu anda başka bir salağı kancasına alan bir kız için kavga ediyoruz.
Yılı aşkın bir süredir film dünyasında ortak ve hayatta da dosttuk ve onu çok sevdim.
Dostum, üzgünüm ama ben,
Dostum sakın bana hala bakıcımıza sulandığını söyleme.
Hala çok iyi dostuz.'' Her neyse,
Bütün dinleyicilerim dostum olduğuna göre, onlardan saklayacak bir şeyim yok.
Ülkelerin dostu, düşmanı yoktur, menfaatleri vardır!
Bu çok da dostça bir davranış değil, özellikle benim yardımımı isterken.
Hayır, dostum. Terminator 5in fragmanı değil o.
Dostum, biz zaten buraların en cilalı ve en civilek delikanlılarıyla cıvırlarıyız.
Dostum, ama ne geceydi, Anjini kötüleşti.
Dostunu yakın, düşmanını daha da yakın tutacaksın.''.
Dostum, Agnes, o bile telefonlarıma cevap vermiyor şimdi.
Çeşitli alanlarda dostlarım var. Bir arkadaşıma yardım etmekten zevk alırlar.
Dostum, her zaman eğlencenin içine etmek zorundasın, değil mi?
Dinle dostum, ben hiç kahraman olmadım, tamam mı?
Merak etme dostum, sana paranı hazırlayacağız Ayı.
Bak dostum, artık adam öldürmek hayatımdan çıktı.