GIDERKEN - Yunan'ya çeviri

πηγαίνοντας
gidiyorum
gideceğim
giderim
götürüyorum
gidip
ben gidiyorum
ben gidip
götürmek
yürüyorum
gideyim
όταν
zaman
sonra
olduğunda
eğer
olunca
edildiğinde
yaparken
geldiğinde
gelince
sırasında
όταν έφυγε
gittiğim zaman
çıkınca
çıktığımda
πάω
gidiyorum
gidip
gideceğim
ben gidip
ben gidiyorum
götürmek
gidip bir
giderim
gideyim
καθώς
çünkü
hem
ayrıca
ve
zira
nedeniyle
aynı
artı
yanı sıra
giderken
καθοδόν
yolda
geliyor
yola çıkmış
giderken
gidiyor
πάνε
gidiyorum
gideceğim
giderim
götürüyorum
gidip
ben gidiyorum
ben gidip
götürmek
yürüyorum
gideyim
όταν έφυγα
gittiğim zaman
çıkınca
çıktığımda
πήγε
gidiyorum
gideceğim
giderim
götürüyorum
gidip
ben gidiyorum
ben gidip
götürmek
yürüyorum
gideyim
πήγαινε
gidiyorum
gideceğim
giderim
götürüyorum
gidip
ben gidiyorum
ben gidip
götürmek
yürüyorum
gideyim
όταν έφυγες
gittiğim zaman
çıkınca
çıktığımda
όταν φύγεις
gittiğim zaman
çıkınca
çıktığımda
πηγαίνω
gidiyorum
gidip
gideceğim
ben gidip
ben gidiyorum
götürmek
gidip bir
giderim
gideyim
πήγαινα
gidiyorum
gidip
gideceğim
ben gidip
ben gidiyorum
götürmek
gidip bir
giderim
gideyim
πηγαίναμε
gidiyorum
gidip
gideceğim
ben gidip
ben gidiyorum
götürmek
gidip bir
giderim
gideyim

Giderken Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Giderken size vurdu, değil mi?
Σε χτύπησε όταν έφυγε, έτσι δεν είναι;?
Hastaneye giderken seni eve bırakırım.
θα σε αφήσω σπίτι καθοδόν για το νοσοκομείο.
Bizim için olumlu olan Avustralyanın ardından Bahreyne giderken çok mutluyum.
Είμαι πολύ χαρούμενος που πάω στο Μπαχρέιν, μετά το ατύχημα στην Αυστραλία.
Antarktikaya giderken kaybolan uçaktan ilk izler bulundu!
Βρέθηκε το πρώτο αεροπλάνο που πήγε στην Ανταρκτική!
Ragunun hepsi dibe giderken, Prego hala üstte kalıyordu.
Και η Ραγκού πήγαινε όλη στο πάτο, και η Πρέγκο παρέμενε επάνω.
Ben giderken halen içiyordu.
Το πάλευε ακόμα όταν έφυγα.
İşler kötü giderken herkes bu konuda yorum yapar.
Όταν τα πράγματα πάνε άσχημα, όλος ο κόσμος μιλά για αυτό.
Giderken, kıyafetleri yırtılmıştı
Όταν έφυγε, τα ρούχα της ήταν σκισμένα,
Her gün bakkala giderken penceresini tıklatıyorum.
Κάθε πρωί, πριν πάω για ψώνια, της χτυπάω το παράθυρο.
Joanie, sen giderken söylediğimi söyleyeceğim bu geçerli bir mazeret değil.
Τζόνι, σου επαναλαμβάνω αυτό που σου είπα όταν έφυγες. Δεν είναι καλή δικαιολογία.
Antarktikaya giderken kaybolan uçaktan ilk izler bulundu!
Βρέθηκαν μέρη απο το πρώτο αεροσκάφος που πήγε στην Ανταρκτική!
Doktor Larson arabasına giderken sokağın karşısında Bay Tilmanı görmüş.
Η γιατρός πήγαινε στο αυτοκίνητο της. Είδε τον κο Τίλμαν απέναντι.
Ben giderken hala oradaydı.
Ήταν ακόμα εκεί όταν έφυγα.
Şehrin uzun menzilli taramaları 7 milyon insanın işlerine giderken görüntülerini veriyor.
Βλέπουμε κάποια στιγμιότυπα μίας πόλης 7 εκατ. κατοίκων που πάνε στις δουλειές τους.
Giderken Soru ve Yüzbaşı Atomu
Όταν έφυγε, πήρε τον Κουέστιον
Değirmenleri temizlemeye kasabaya giderken yolumun üzerindeydi.
Πάω στην πόλη για να καθαρίσω για τους Μίλλερς.
Ve giderken anahtarı da tabağın yanına bırakırsın, tamam mı?
Και μπορείς να αφήσεις το κλειδί στο πιάτο όταν φύγεις, εντάξει;?
Giderken bir not bile bırakmadın.
Δεν έγραψες ούτε ένα σημείωμα όταν έφυγες.
Onu giderken gördünüz mü?
Είδες όπου πήγε;?
Ambulans doktoruna annesine giderken tekerinin patladığını
Πήγαινε επίσκεψη στη μητέρα του, έσκασε το λάστιχο
Sonuçlar: 802, Zaman: 0.0854

En çok sorulan sözlük sorguları

Turkce - Yunan