να μιλήσω
konuşmak
hakkında konuşmak
konuda konuşmak
konuşuyorum
bahsetmek
söz η συζήτηση λόγος
neden
gerek
sebep
söz
amaç
yüzden
konuşmaydı κουβέντα
konuşmak
sohbet
şey
söz
laf
muhabbet
bir kelime
konuyu
tek kelime να μιλήσουμε
konuşmak
hakkında konuşmak
konuda konuşmak
konuşuyorum
bahsetmek
söz να μιλήσει
konuşmak
hakkında konuşmak
konuda konuşmak
konuşuyorum
bahsetmek
söz να μιλάς
konuşmak
hakkında konuşmak
konuda konuşmak
konuşuyorum
bahsetmek
söz λόγου
neden
gerek
sebep
söz
amaç
yüzden
konuşmaydı λόγια
neden
gerek
sebep
söz
amaç
yüzden
konuşmaydı
Yaşlı adamla konuşma zeki değildi, Η συζήτηση με τον γέρο δεν ήταν έξυπνη,Konuşma ve hafıza sınıfı.Τάξη μνήμης και λόγου . Biliyorum fakat… Konuşma ve anlama arasında bir fark vardır. Το ξέρω αυτό, αλλά υπάρχει διαφορά ανάμεσα στο να μιλάς και στο να καταλαβαίνεις. Bu da Donna olayı ile ilgili konuşma hakkını kazandığımı mı gösteriyor? Σημαίνει πως κέρδισα το δικαίωμα να μιλήσουμε για το θέμα της Ντόνα;?
Çılgınca konuşma . ben sadece huzursuzum. Είναι τρελή κουβέντα . Απλά είμαι… κουρασμένος. İlk büyük başarımdı: Beyin tarafından kontrol edilen heceleyerek konuşma . Αυτό ήταν το πρώτο μου μεγάλο επίτευγμα… αρθρωμένος λόγος ελεγχόμενος από τον εγκέφαλο. Bunu bilseydim bu konuşma gerekli olmazdı. Αν ήξερα ότι… Αυτή η συζήτηση δεν θα ήταν απαραίτητο. Konuşma için özür dilerim.Konuşma bozuklukları- Bu hastalığın ne olduğunu, nedeni?Διαταραχές λόγου - τι είναι αυτή η ασθένεια, Η αιτία της? İletişim, başka bir kişiyle konuşma ihtiyacı, bir paylaşma eylemidir. Η επικοινωνία, η ανάγκη να μιλάς σε κάποιον, είναι μια πράξη μοιράσματος. Artık kimse kadınlarla konuşma zahmetine girmiyor. Κανείς δεν μπαίνει στον κόπο να μιλήσουμε για τις γυναίκες πια. Μην το λες αυτό πατέρα.Golf hakkında bir sürü konuşma . Πολύ κουβέντα για το γκόλφ. Burada yer fıstığı alerjileri ve buğday alerjileri hakkında konuşma yok. Δεν υπάρχει λόγος για αλλεργίες με φυστίκια και αλλεργίες με σιτάρι εδώ. Onlar öldüklerinde, bu konuşma asla gerçekleşmeyecek. Όταν πεθαίνουν, αυτή η συζήτηση δεν μπορεί να γίνει ποτέ. Sağlam konuşma ama kimse şehrimi sel altında bırakıp paçayı kurtaramaz. Μεγάλα λόγια , όμως κανείς δεν πλημμυρίζει την πόλη μου, και την γλιτώνει. O konuşma yapıldığında ben oradaydım. Ήταν εκεί ζωντανή όταν είχα αυτή τη συζήτηση . Ancak iletişim sadece konuşma değil, dinleme de demektir. Επικοινωνία δεν είναι μόνο να μιλάς , είναι και να ακούς.
Daha fazla örnek göster
Sonuçlar: 4021 ,
Zaman: 0.0647