Saçmalık Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Saçmalık bu, sen de biliyorsun!
Bence saçmalık demek.
Saçmalık… Frank gerçek bir askerdir… Bunları yapacak cesareti var.
Saçmalık! Arkadaşın katlediliyor,
Saçmalık. Herkes mutantlarımızın yüzgeçleri olduğunu bilir.
Ekonomiyi kızdıran bir adama sincap atmanın neresi saçmalık?
Saçmalık, Sean.
Belki bu duygusal saçmalık geri dönüş biletindir.
Bu saçmalık, Titus.
Bu saçmalık, Varadin!
Sonra rehabilitasyonun saçmalık olduğuna kanaat getirdi ve birlikte kaçıp gittiler.
Steven Hawking bunların saçmalık olduğunu söylüyor. Kendi kelimeleri.
Eğer o efsaneler saçmalık değilse, burada güvende olacağız.
O saçmalık Parisian Bankdan 3 milyon euro çekti.
Yıllardır bir sürü aptallık yaptık Theo ama bu düpedüz saçmalık.
Saçmalık bunlar!
Saçmalık bu.
Bu saçmalık Lois.
Çünkü bakmış olsaydın, saçmalık olmadığını görürdün, Jane.
Saçmalık. C35 diye bir kısım yok.