Saklanma Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Gizlenme ve saklanma da üstüne olmazdı Marionun.
Onlardan saklanma şansım olmayacak.
Hiçbir gerekçenin arkasına saklanma lüksünüz yoktur.
Beni görünce saklanma.
Oldukça utangaç bir çocuktum ve balkon, benim için saklanma yeri olmuştu.
Öyleyse saklanma zamanı sona erdi.
Saklanma karanlıkta, dert etme.
Sakın Malın ardına saklanma, senin için her şeyi yapacağını biliyorsun.
Bilgilerinizin Saklanma Süresi.
Arthur, hadi saklanma. Baban endişeleniyor.
Benden saklanma Max.
Hayatımda ilk kez saklanma… gereği duymadan sokakta yürüyordum.
Saklanma. Görmeme izin ver!
Saklanma ve Kâr''.
Saklanma, kirmizi çati terk edi̇lmi̇ş ev.
Benden saklanma çünkü açlıktan ölüyorum.
Bu saklanma değil!
Saklanma evlât.
Saklanma bitti, Phil. Ben başkan, eşim orada mı?
Kişisel Verilerin Saklanma Süresi 8.