Sen yokken Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Hey, W Bölüğü sen yokken bile 7 saniye hızlı.
Sen yokken kalenin yanından geçen cenaze konvoyu gördüm.
En azından sen yokken yatağında yatabilir miyim?
Sen yokken, tüm ülkeyi kasıp kavuran bir telefon virüsü oldu.
Ya sen yokken birisi gelirse?
Matthewla birlikte sen yokken kendimize bir hayat kurduk.
Kalan eşyalarımı almak için Sen yokken uğrarım.
Çünkü burada sen yokken, bende tıpkı bir adanın olması gerektiği gibi,
Ama hayatımda sen yokken diğerlerine dönmek zorunda kaldım.
ben gereğinden uzun süredir arkadaş ve ortağız artık sen yokken kimim bilmiyorum. Bunu bulmam lazım.
Eminim kız arkadaşın ve ben sen yokken sohbet konusu olacak bir şeyler bulabiliriz belki.
Sen yokken, Goodman, Jeffersonianda adli bir yönetici olması gerektiğine karar verdi.
Bu defa sen yoktun. Bu yüzden, bütün hepsini kendim yaptım.
Eskiden beri var ama ozaman sen yoktun bacım.
Senin yok, benim var!
Senin yok mu? Var.
Senin yok mu?
Senin yok, çünkü sen öksüzsün.
Sana kavalyeni getirdim çünkü, senin yok, küçük Liza Jane*.