Zevki Turkce kullanımına örnekler ve bunların Yunan çevirileri
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
Berbat bir müzik zevki, güzel bir annesi varmış
Zevki sana kalmış.
O kadar soğuk ki, zevki hissetmiyor.
Bununla birlikte, bu teknikler seks sırasında yaşanan zevki engelleyebilir.
Ona bu zevki vermeyeceğim.
En yüksek zevki Allah ona vermiş.
Bu zevki tattığıma inanamıyorum.
Bu ikisinin kadın zevki aynı olduğu için birbirlerini pek sevmezler.
Cahil kitlelerin zevki için kurgulanmış.
Ben ölünceye kadar da durmayacak. Bu zevki ona tattırmayacağım.
Biliyorum bunu sen istemedin ama doğrusu gerçek zevki hissettim.
Tanrı yerine zevki sevmek( 2. Timoteos 3:4).
Hayatta en büyük zevki müzikten alırım….
Zevki paylaşmak umurlarında değildir.
İkinizin kıyafet zevki aynı galiba.
Kadın zevki.
Söylüyorum Rach, iş ile zevki birbirine karıştırmam.
ne zevki, ne de krallıkları!
Zevki olmamasından endişeleniyorum ve bu bana yansır.
Ben seninle aynı zevki almıyorum.