HOW TO START in Turkish translation

[haʊ tə stɑːt]
[haʊ tə stɑːt]
nasıl başlayacağımı
how to start
how to begin
i don't know how
nasil baslayacagimi

Examples of using How to start in English and their translations into Turkish

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Can you help me? I can't make out how to start this machine.
Bana yardımcı olur musun? Bu makineyi nasıl çalıştıracağımı bilmiyorum.
I'm no Ace, but I know how to start a plane.
Havacı değilim ama bir uçak nasıl çalıştırılır bilirim.
Tom doesn't know how to start a campfire.
Tom kamp ateşinin nasıl başlatılacağını bilmiyor.
Tom doesn't know how to start a lawn mower.
Tom çim biçme makinesini nasıl çalıştıracağını bilmiyor.
Well… how to start this.
Peki… Nasıl başlasam.
Tom doesn't even know how to start a lawn mower.
Tom bir çim biçme makinesini bile nasıl başlatacağını bilmiyor.
I don't really know how to start this other than to say I have a favor.
Konuya bir iyilik isteyeceğim demekten başka nasıl başlarım gerçekten bilmiyorum.
This morning's guest is going to show us how to start.
Bu sabah ki konuğumuz bize nasıl başlayabileceğimizi gösterecek.
Tom was the only one who knew how to start a fire without matches.
Tom bir ateşi kibritsiz olarak nasıl başlatacağını bilen tek kişiydi.
Have they shown you how to start a nuclear war.
Size göstermiş miydik? nükleer savaş nasıl başlatılır.
Henry, I will show you how to start that truck for tonight.
Henry, gelde sana bu akşam şu aleti nasıl çalıştıracağını göstereyim.
To begin. How to start?
Başlamak, başlamak… Nasıl başlamalı?
You look at someone for a clue as how to start a conversation.
Bilgi vermek için birine bakmak, bir konuşmaya nasıl başlatmak gibidir.
Do you not know how to start your own car?
Bilmiyor musun kendi arabanı nasıl çalıştırırsın?
I don't know how to start this letter, but I have got a million things on my mind,
Bu mektuba nasıl başlayacağımı bilemiyorum. Aklımda milyonlarca şey var
Cause I didn't know how to start again. But all of a sudden, I was, um, dramatically depressed again.
Çünkü sifirdan nasil baslayacagimi bilmiyordum. Ama birdenbire çok büyük bir depresyona girdim.
But all of a sudden, I was, um, dramatically depressed again,'cause I didn't know how to start again.
Ama birdenbire çok büyük bir depresyona girdim çünkü sifirdan nasil baslayacagimi bilmiyordum.
But he may have told me how to end. He never told me how to start.
Ama bana nasıl biteceğini söylemiş olabilir. Bana nasıl başlayacağımı hiç söylemedi.
I never know how to start.
Ancak, nasıl başlayacağımı hiç bilmiyorum.
He never told me how to start, but he may have told me how to end.
Ama bana nasıl biteceğini söylemiş olabilir. Bana nasıl başlayacağımı hiç söylemedi..
Results: 57, Time: 0.0609

Word-for-word translation

Top dictionary queries

English - Turkish