Examples of using Çamaşırlarımı in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Çamaşırlarımı almaya gittim sanıyor.
Çamaşırlarımı almaya gidiyorum!
Çamaşırlarımı getirdi. Bu sabah.
Çamaşırlarımı getirdi. Bu sabah.
Bütün çamaşırlarımı bir seferde taşıyabiliyorsun!
Çamaşırlarımı bitirdikten sonra.- Belki.
Ve yeni ateşe dayanıklı iç çamaşırlarımı test edemedim bile. Boo-yah!
Çamaşırlarımı bitirdikten sonra.- Belki.
Çamaşırlarımı almak için fazla geç oldu galiba?
Çamaşırlarımı rahibelerin yıkaması için genelde manastırda bırakırım.
Oraya gideceğim, çamaşırlarımı alacağım ve ona gerçeği söyleyeceğim.
Eve geç geldim, çamaşırlarımı yemiş.
Ben eski çamaşırlarımı attım.
Hey, çamaşır hırsızı, bana çamaşırlarımı geri ver!
O da çamaşırlarımı ütülüyor.
Ne bu kadar uzun zamanını aldı tatlım… çamaşırlarımı bitirmek mi?
Annemi sadece çamaşırlarımı yıkarken, yemeğimi pişirirken, beni dişçiye götürürken görecem.
Çamaşırlarımı katlarken ya da yatakta kitap okurken… yaşıyor olduğumun farkına varırdım. birden.
Üstelik annem çamaşırlarımı yıkayacak ve saat altıdan önce gidersem tavuk yiyeceğim.
Üstelik annem çamaşırlarımı yıkayacak ve saat altıdan önce gidersem tavuk yiyeceğim.