Examples of using Çemberden in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Jocelyn Fairchild Çemberden 18 yıl boyunca saklanabildi.
Çemberden çıkın lütfen.
Çemberden dışarı çıkma yeter.
Ama benim çemberden haberim yoktu tabi.
Jocelyn Fairchild Çemberden 18 yıl boyunca saklanabildi.- Korkak.
Çocuklardı. Blackwellin çemberden asıl istediği şey.
Kimse Çemberden kaçamaz. Sakin ol Albay.
Kimse Çemberden kaçamaz. Sakin ol Albay.
Çemberden çıkmayın. Elvis!
Çemberden çıkmayın. Elvis!
Çemberden bir oyuncu daha ayrılacak.
Çemberden bir oyuncu daha ayrılacak.
Muhtemelen çemberden çıkınca.
Bizi de öyle zıplatıp çemberden geçiremezsin!
O bir kaç hafta önce çemberden kayboldu.
Korkak.- Jocelyn Fairchild Çemberden 18 yıl boyunca saklanabildi.
Biliyor musun, ben topu atarım, o çemberden geçer.
Kafam patlayabilir ama olsun, dostun Çemberden çıkabilir.
İnsanlarınızdan biri daha önce hiç çemberden geçti mi? Um?
Ana carla çemberden engellendi̇.