ÇIMENTOYLA in English translation

• cement
• with concrete

Examples of using Çimentoyla in Turkish and their translations into English

sıradaki görevinde yarısürekli bir üretim platformu olarak yeni bir lokasyona taşınacağından dolayı,… kuyunun çimentoyla mühürlenmesi için Halliburtonla anlaşılmıştı.
moved to its next role as a semipermanent production platform at a new location, and Halliburton was hired to seal the well with cement.

etrafını tamamiyle çimentoyla kaplardım ki, siz.
I would make it all out of cement.

Mağaralara girmek için bir tane hediyelik eşya dükkânından geçmeniz gerek… ama eyalet son arama partisi çıktıktan hemen sonra… orayı çimentoyla kapattı.
There's an old souvenir shop that you had to go through right after the last of the search parties got out. to get into the caves, but… the state, they cemented it up.

Mağaralara girmek için bir tane hediyelik eşya dükkânından geçmeniz gerek… ama eyalet son arama partisi çıktıktan hemen sonra… orayı çimentoyla kapattı.
That you had to go through to get into the caves, but… right after the last of the search parties got out. There's an old souvenir shop the state, they cemented it up.

Mağaralara girmek için bir tane hediyelik eşya dükkânından geçmeniz gerek… ama eyalet son arama partisi çıktıktan hemen sonra… orayı çimentoyla kapattı.
Right after the last of the search parties got out. There's an old souvenir shop that you had to go through to get into the caves, but… the state, they cemented it up.

Mağaralara girmek için bir tane hediyelik eşya dükkânından geçmeniz gerek… ama eyalet son arama partisi çıktıktan hemen sonra… orayı çimentoyla kapattı.
There's an old souvenir shop that you had to go through to get into the caves, but… the state, they cemented it up right after the last of the search parties got out.

Turuncu olmuş.- Şöyle ki, kule, sıradaki görevinde… yarısürekli bir üretim platformu olarak yeni bir lokasyona taşınacağından dolayı, kuyunun çimentoyla mühürlenmesi için Halliburtonla anlaşılmıştı.
It's orange. Okay, the rig was due to be moved to its next role and Halliburton was hired to seal the well with cement. as a semi-permanent production platform at a new location.

parazitleri uzaklaştırır ve çamur, çimentoyla kıyaslandığından kışın daha ılık,
mud, compared to cement, is warm in winter

Bu binanın çimentosunu kardeşi tedarik etmiş, biliyor muydunuz?
Did you know his brother supplied the cement for this very building?

Çimentolu ayaklar, balıklarla uyuma,
Cement shoes, sleeps with the fishes,

Orada çimentodan saha yaptı.
He's made a cement pitch out there.

İçgüdülerim, çimentoya batırılarak öldürüldüğünü söylüyor.
My instinct says that burial in cement is murder.

Ve popo-tekmeleme çimentoyu döken popoyla başladı.
And the ass-kicking would commence with the ass that poured the cement.

Çimentolu ceketin geri döneceğini kim bilebilirdi ki?
Who knew cement overcoats would be back for fall?

Siz Crawleylerin bir çuval çimentoya istediğiniz parayla, kasabaya altın döşenirdi.
For what you Crawleys charge for a bag of cement, this town oughta be paved with gold.

Sadece çimentoyu karıştırırsın.
Just mix cement.

İç çamaşırlarından, çimentodan muşambadan bıktım usandım!
I'm fed up with underwear, cement, linoleum!

Çimentoya ihtiyacım var, 8 torba çimento.
I need cement, 8 bags of cement.

O zaman yeni dökülen çimentoya, annenle adımızın baş harflerini yazmıştık.
Your mom and I once wrote our initials in the cement.

Hindistanin 1 numarali çimentosu. Hindistanin en iyi çimentosu, Ram çimentolari!
India's 1 cement india's premium cement Ram cements!.