Examples of using Öpüştük in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Biz öpüştük.- Ne?
Onunla öpüştük.- Ne?
Ally le öpüştük.- Tabiî ki.
Ally le öpüştük.- Tabiî ki.
Öpüştük.- Phoebe, ne yapıyorsun sen?
Öpüştük.- Phoebe, ne yapıyorsun sen?
Biz… daha önceden öpüştük, değil mi?
Öpücük öpücüktür, öpüştük demedin mi?
Sarıldık ve öpüştük. bugün ilk kez olarak Tutkularımın erkeği ve ben.
Onunla öpüştük ve ben, Guinevere Beckin hayaletini gördüm.
Sarılıp öpüştük. Aramızda mesafe ve resmiyet yoktu.
Çok öpüştük. Tamam.
Biz öpüştük. Dille mi?
Sadece öpüştük, o kadar.
Annenle öpüştük. Mutlu Noeller!
Annenle öpüştük. Mutlu yıllar.
Biz öpüştük. İki kere. Güzeldi.
Biraz öpüştük… ama hiç evine gitmedim.
Durmadan öpüştük.
Uzun lafın kısası, öpüştük.