Examples of using Açmıştım in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bir şişe Cab açmıştım sevdiğinden.
Bir dakika sonra 9 açmıştım.
Bu konuyu sana geçen yıl açmıştım.
Ben bunu açmıştım.
Daha önce bir veya iki tane açmıştım. Evet.
Evet, daha önceden açmıştım.
Ama ben bir şişe şarap açmıştım.
En son ben açmıştım.
Banyo yapacağım için saçlarımı açmıştım.
Neyse ki Papiyi dinleyip bir süre önce tasarruf hesabı açmıştım.
Çünkü ben açmıştım.
O kapıyı uzun zaman önce ben de açmıştım.
Şey, Televizyonun sesini çok açmıştım.
Bir kez açmıştım, fakat çok kötü hissettirmişti,
Kapıyı açmıştım ve karşımda duruyordun. Eski mavi bir gömlek ve yıpranmış bir jean.
Anavatanda gün batımında, bize geri döndüğünde babama kapıyı açmıştım sonra da saten siyah çarşaf giymiştim.
Kutuyu Nora için ben açmıştım, elektrik süpürgesini monte ettim
Tam oradan ayrılmamız gerektiğini söylemek için ağzımı açmıştım ki, hoparlörden…'' Herkes toplantı için çardağa gelsin diye bir anons geldi.
Ben de demin güzeller güzeli bir 74 Barolo açmıştım ve içeride bir kasa daha var, etrafta dolaşmaya yeter.
biraz bruschetta yapıp beyaz şarap açmıştım.